Almanya’da, eyalet seçimlerindeki başarısızlıklar, ekonomik sıkıntılar ve iklim hedefleri etrafında yaşanan tartışmalar sonucunda beklenen görevden alma gerçekleşti. Başbakan Olaf Scholz’un, Hür Demokrat Parti (FDP) Genel Başkanı ve Maliye Bakanı Christian Lindner’i görevden aldığı bildirildi.
SCHOLZ, KOALİSYON ORTAĞINI GÖREVDEN ALDI
Alman Haber Ajansı DPA’nın hükümet sözcüsü Steffen Hebestreit’e dayandırdığı bilgilere göre, hükümet içerisinde süregelen anlaşmazlıklar neticesinde Başbakan Scholz, FDP’nin lideri olan Maliye Bakanı Lindner’i görevden aldı. Hebestreit, Scholz’un bu kararı aldığını doğruladı.
ERKEN SEÇİM ÖNERİSİNİ REDDETTİ
Yerel medyada yer alan haberlere göre, koalisyon hükümetini oluşturan Sosyal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller ve FDP’nin temsilcileri, aralarındaki sorunları çözmek üzere Başbakanlıkta bir araya geldi. Bu toplantıda FDP lideri Lindner’in erken seçim önerisinde bulunduğu ancak Başbakan Scholz’un teklifi reddettiği iddia edildi. Cumhurbaşkanı Frank Walter Steinmeier’in de yaşanan hükümet krizine müdahale ettiği ve parti liderleriyle görüşmeler yaptığı bildirildi.
NE OLMUŞTU?
Koalisyon hükümeti, 2025 bütçesi, ikinci emeklilik paketi ve “Büyüme Girişimi-Almanya için Yeni Ekonomik Dinamikler” adlı büyüme paketi üzerinde ciddi zorluklar yaşamaktadır. Özellikle FDP’nin mali açıdan sert duruşu, 2025 için öngörülen bütçe konusunda ortaklar arasında anlaşmazlıklara yol açtı ve hükümetin kriz atmosferine girmesine neden oldu. Maliye Bakanı Christian Lindner ile Ekonomi ve İklim Koruma Bakanı Robert Habeck, ekonomiyi canlandırma konusunda farklı öneriler sunarak, partiler arasında bir ayrışma yaşandığını gözler önüne serdiler. Koalisyon ortakları, bütçe komisyonu toplanıp nihai bütçeyi oluşturana kadar kapatmaları gereken milyarlarca avroluk açık ve ekonomik krizden çıkış konusunda sorunlar yaşamaktadır.
MUHTEMEL 4 SENARYO
Eğer koalisyonda bir taraf ayrılırsa, Başbakan Scholz, mecliste yeni bir çoğunluk oluşturma imkanına sahip olabilir. Bu durumda, hükümetten ayrılan tarafın bakanları görevden alınacak ve yerlerine yeni atamalar yapılacaktır. Ancak bu senaryo pek gerçekçi görünmüyor. Kamuoyu yoklamalarına göre, ana muhalefet konumundaki Hristiyan Birlik partileri (CDU-CSU) yüzde 32-34 bandında seyrediyor ve erken seçim talebine olumlu yaklaşmamaktadır.
Bir diğer senaryo, Başbakan Scholz’un azınlık hükümeti kurmasıdır. Bu durum, her yasa için mecliste çoğunluk elde etmesini gerektirecek ve muhalefet desteğine ihtiyaç duyulacak, bu da yasaların geçirilmesini zorlaştıracaktır. Alternatif bir senaryo ise milletvekillerinin başbakana karşı güvenoylaması yapmasıdır. Eğer mevcut başkan güvenoyu kaybeder ve gösterilen yeni bir aday mecliste çoğunluğu sağlarsa, yeni başkan göreve başlayabilir. Ancak bu durumda aşırı sağcı AFD’nin desteğine ihtiyaç duyulacaktır ve diğer partilerin AFD ile işbirliğine karşı olmasi nedeniyle bu seçenek de zorlu bir ihtimaldir.
Son olarak, en olası senaryolar arasında Başbakan Scholz’un meclisten güvenoyu talep etmesi yer alıyor. Eğer meclis çoğunluğunu arkasında toplayabilirse güvenoyu alacak, aksi halde Cumhurbaşkanından erken seçim talep etme hakkına sahip olacaktır. Bu durumda Cumhurbaşkanı, 21 gün içinde bir karar verecek ve ardından 60 gün içinde erken seçim yapılması gerekecektir.