Doğadan toplanan mantarların tüketiminin yaygın bir uygulama olduğunu belirten Delibalta, ancak zehirli mantarları yenilebilir olanlardan ayırmanın bazen zorlu bir görev olduğunu ifade etti.
Harakani Devlet Hastanesi’nden Dahiliye Uzmanı Dr. Dilan Delibalta, “Doğada yetişen bazı mantar türleri zehirli olabiliyor ve bu zehirli mantarları yenilebilirlerden ayırmak her zaman mümkün değil. Kars bölgesinde sıkça rastlanan bazı zehirli mantar türleri arasında ‘Amanita phalloides’ yani ölüm meleği en tehlikeli olanlardan biridir. Halk arasında ‘kırmızı benekli’ ya da ‘parlak şapkalı’ mantarlar tehlikeli olarak bilinse de, bazı zehirli mantarların sade ve masum bir görünümü olabilir. Bu sebeple doğadan toplanmış mantarların tüketilmesini kesinlikle önermiyoruz” şeklinde uyarıda bulundu.
MANTAR YEDİKTEN SONRA BU BELİRTİLERE DİKKAT!
Zehirli mantar tüketiminin ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini vurgulayan Delibalta, “Zehirli mantarların yenilmesi durumunda bulantı, kusma, ishal ve karın ağrısı gibi belirtiler görülebilir. Daha ciddi vakalarda ise karaciğer ve böbrek yetmezliği gibi durumlarla karşılaşmak mümkün ve bu, hayati tehlike arz edebilir” dedi.
Zehirlenme şüphesi taşıyan kişilerin zaman kaybetmeden en yakın sağlık kuruluşuna gitmeleri gerektiğini belirten Delibalta, “Bu hastalarda zaman kritik bir öneme sahiptir. Tedavi ne kadar erken başlarsa, organ hasarı riski o kadar azalır. Evde kendi kendine kusturma gibi yöntemlere başvurmak durumu daha kötü hale getirebilir. Ulusal Zehir Danışma Merkezi, zehirlenme konularında 7/24 kesintisiz hizmet vermektedir. Bu konuda bilgi almak isteyen vatandaşlarımız 114 numaralı ulusal zehir danışma merkezini arayabilirler. Ayrıca, vatandaşlarımızın güvenilir kaynaklardan, özellikle kültür mantarlarından mantar tüketmeleri büyük önem taşımaktadır. Doğada mantar toplamak eğlenceli olabilir, fakat sağlığımız her daim öncelikli olmalıdır” şeklinde sözlerini tamamladı.
