Günümüzde birçok insan, kafasına takılan sorulara yanıt bulmak amacıyla ChatGPT uygulamasını tercih ediyor. Bilgi edinmenin yanı sıra akşam yemeği önerileri, diyet programları, rüya yorumları ve psikolojik destek konularında da bu yapay zekaya yönelenler artış gösteriyor.
Reddit’te bir kullanıcı, “Yapay zekayı terapist olarak kullanabilir miyim?” sorusunu gündeme getirdi.
GulfNews’te yayınlanan bir habere göre, gelen yanıtlar çeşitli görüşleri içeriyor. Bir kullanıcı, “Bu konuda ne yaptığınızı biliyorsanız kesinlikle mümkün” şeklinde bir yanıt verirken, ChatGPT ile sorunları tartışırken ne tür bir yaklaşım izlenmesi gerektiğini de açıklıyor. Bu kişi, “Uzun süreli konuşmalar yerine, iyi tanımlanmış sorunları dile getirmeye odaklanmalısınız” ifadelerini kullanıyor.
Ayrıca kullanıcı, “Procrastination (ertelemeyi), spor yapmayı veya konfor alanını terk etmeyi hedefliyorsanız, bu konularda farklı koçlarla çalışmanızı öneririm” diyor.
Diğerleri ise ChatGPT’nin duygusal deneyimlerinde “sakin ve yatıştırıcı” bir etki yarattığını belirtiyor.
Ancak bazıları, yapay zekanınine terapi konusundaki yeterliliği hakkında endişelerini dile getiriyor. “Bir terapistin etkisi, onun sizin durumunuzu ne kadar iyi anlayabildiğine ve deneyimlerinizi size özel olarak uyarlayabilme kabiliyetine dayalıdır. ChatGPT’nin bu niteliklere sahip olduğundan emin değilim” şeklinde yorumlar yapılıyor.
CHATGPT GERÇEKTEN İYİLEŞTİREBİLİR Mİ?
Peki, ruh sağlığı uzmanları bu soruya ne yanıt veriyor? Acaba yapay zeka, iyileşme ve travmaların karmaşık yapısını anlayabilir mi?
Klinik Psikolog Dr. Saliha Afridi, yapay zekanın bazı olumlu yönlerini kabul etmekle birlikte uyarılarda da bulunuyor. Dr. Afridi, “Yapay zeka, ruh sağlığı hizmetlerinin destekleyici bir aracı olarak değerlendirilmeli. Tarama ve teşhis aşamalarında yardımcı olabilir, aynı zamanda CBT (Bilişsel Davranış Terapisi), ACT veya DBT (Diyalektik Davranış Terapisi) gibi kanıta dayalı yöntemler doğrultusunda pratik başa çıkma stratejileri sunma konusunda etkili bir destek sağlayabilir” diyor.
Özellikle ruh sağlığı uzmanlarına daha az erişimi olan toplulukların bilgi edinme ihtiyacını karşıladığını vurgulayan Dr. Afridi, bunun geleneksel terapinin yerini almadığını belirtiyor.
“İNSAN EMPATİSİNİN YERİNİ ALAMAZ”
Fakat iyileştirici bir ilişki, sadece bilgi veya teknik becerilerle sınırlı değildir. Bir terapistin varlığı, bireyin yaşamındaki geçmiş deneyimlerini anlayabilme kapasitesinden gelir.
Dr. Afridi, insanların travmatik anılarını bir terapist eşliğinde işlerken, kişinin bu duruma karşı olan dayanıklılığının arttığını ve zor deneyimlere farklı bir biçimde yaklaşabildiğini vurguluyor. Bu durum, yapay zekanın sunamayacağı bir başkasıyla birlikte anlamaya ve işleme sürecidir.
Dr. Afridi, “Empati, senaryolaştırılmış, prova edilmiş veya önceden belirlenmiş kalıplara dayanmaz. Empati, canlı ve kişiseldir, bireyin subjektif deneyimi, beden dili ve duygusal ipuçlarıyla şekillenir. Yapay zeka, empatiyi taklit edebilir; ancak gerçek anlamda insan duygu ve deneyimlerini yansıtma kapasitesine sahip değildir. Terapi, bu bağlamda dönüşüm sağlama gücüne sahiptir” şeklinde ekliyor.