AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ömer İleri, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi çerçevesinde kurulan Siber Güvenlik Başkanlığı’nın Türkiye’nin siber güvenlik altyapısını üst seviyelere taşıyacağını ifade etti.
İleri, aynı zamanda AK Parti Bilgi ve İletişim Teknolojileri Başkanı ve Ankara Milletvekili olarak, TBMM Milli Savunma Komisyonu’nda ele alınacak Siber Güvenlik Kanunu Teklifine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Bu teklifin komisyon görüşmelerinin ardından Genel Kurul’da oylanacağını belirten İleri, sürecin geniş kapsamlı toplantılar neticesinde şekillendiğini vurguladı.
Siber Güvenlik Başkanlığı’nın hedefinin, kamu kurumları, kritik altyapılar ve bireylerin siber güvenliğini sağlamak için gerekli tedbirleri almak, stratejileri geliştirmek ve düzenlemeleri yürürlüğe sokmak olduğunu aktaran İleri, “Bu kanun teklifi ile siber güvenlik alanında kullanılacak ürünlerin standardizasyonu, sertifikasyon ve test süreçlerinin yönetimi, siber olaylara müdahale ekiplerinin hayata geçirilmesi gibi konularda belirli düzenlemelerin yapılması öngörülmektedir.” diye ekledi.
İleri, Siber Güvenlik Başkanlığı’nın oldukça etkin bir yapıda olacağını belirterek, 2024 itibarıyla Türkiye’nin, Birleşmiş Milletler’e bağlı Uluslararası Telekomünikasyon Birliği tarafından yayımlanan global siber güvenlik endeksinde örnek gösterilen bir ülke olacağını hatırlattı.
Dünya genelinde benzer mevzuatlara sahip ülkeler bulunduğunu dile getiren İleri, “Türkiye’nin de böyle bir çatı mevzuatı oluşturması, bu alandaki iddiasının bir ifadesidir.” değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde “Siber Güvenlik Kurulu”nun kurulacağını belirten İleri, bu kurulun, Başkanlığın çalışmalarında strateji geliştirme ve tedbir alma noktasında yönlendirici bir görev üstleneceğini ifade etti.
Siber güvenlikte karşılaşılan tehditlerin artışına dikkat çeken İleri, son yıllarda siber saldırıların hem çeşitlilik hem de yoğunluk bakımından genişlediğini belirtti. 2023 yılında dünya genelinde bu saldırıların maliyetinin yaklaşık 8 trilyon dolara ulaştığını, 2025-2026 yıllarında ise bunun 20 trilyon dolara çıkmasının beklendiğini vurguladı.
Erdoğan liderliğinde yürütülen milli teknoloji ve dijital dönüşüm projeleri sayesinde Türkiye’nin siber alandaki varlığının güçlendiğini kaydeden İleri, ülkemizde bulunan 90 milyondan fazla mobil abone, 70 milyondan fazla mobil geniş bant abonesi ve e-devlet yapısının 67 milyon kullanıcısının bulunduğunu ifade etti.
İleri, Türkiye’nin siber güvenlik seviyesinin, cephe hattındaki genişleme ve artan saldırılar nedeniyle kritik bir aşamada olduğunu belirtti.
Siber güvenlik konusunun AK Parti hükümetlerinin öncelikli meselelerinden biri olduğunu vurgulayan İleri, bu konunun 12. Kalkınma Planı ve seçim beyannamelerinde de önemli bir yer tuttuğunu hatırlattı.
Başkanlığın önerdiği tedbirleri almama veya veri sızıntılarına karışmanın milli egemenliğe zarar vereceğini belirten İleri, bu konudaki cezai müeyyidelerin de kanun teklifinde detaylandırıldığını aktardı.
İleri, yetki tartışmaları hakkında bilgi vererek, çeşitli bakanlıklar ve kurumların siber güvenlik alanında görev aldığını hatırlattı. Bu yeni mevzuat ile birlikte yetkilerin Siber Güvenlik Başkanlığı’na devredileceğini söyleyerek, “Kurumlar kendi tanımlanmış görev alanlarında faaliyet göstermeye devam edecek, ancak çatı mevzuat ile merkezi otorite olarak Siber Güvenlik Başkanlığı öne çıkacaktır.” dedi.
Kamu kurum ve kuruluşlarındaki denetimlerin mahkeme kararı olmaksızın yapılabileceğini kaydeden İleri, gerçek ve tüzel kişilerde ise mahkeme kararına tabi bir denetim mekanizması olacağını belirtti. Bu süreçte mahkeme on
