Türkiye Makarna Sanayicileri Derneği (TMSD) Yönetim Kurulu Başkanı Aykut Göymen, bazı Türk firmalarının ABD’de yürütülen anti damping davalarını kazandıklarını ifade etti. Bu durumu, “Gayet de güzel oldu. Amerika pazarı yavaş yavaş açılıyor.” şeklinde değerlendirdi.
Göymen, makarna iç tüketiminin yıllık 700 bin ton civarında seyrettiğini belirterek, “Üretim kapasitemiz 3 milyon ton. İhracat hedefimizi bu yıl 1,5 milyon tonluk rakama ulaşmak olarak belirledik. İç tüketimle birlikte toplamda 2 milyon 200 bin tonluk bir üretim gerçekleştireceğiz. Halen 800 bin tonluk bir üretim kapasitemiz mevcut.” dedi.
Tüketim artışı halinde talebi karşılama durumlarının iyi olduğunu vurgulayan Göymen, “Pandemi döneminde de bunu deneyimledik. Bakanlığımız ve Toprak Mahsulleri Ofisiyle sürekli iletişim halindeyiz. Pandemi sırasında insanlar marketlerde makarna almayı tercih ettiler. Bu süreçte, Türkiye’de tüketilen miktarın beş katı kadar makarna üretildiğini vurguladık. Hiçbir rafı boş bırakmadan, kimsenin panik yapmamasını sağladık.” şeklinde konuştu.
Makarnalık durum buğdayından makarna ürettiklerini dile getiren Göymen, Türkiye’nin buğday gen merkezi olduğunu ve bunun sektör için büyük bir avantaj oluşturduğunu belirtti.
Göymen, yüksek kaliteli buğdaydan ürettikleri makarnanın yanı sıra fazla durum buğdayını da ihraç ettiklerini kaydedip, “4 milyon ton makarnalık buğdayı diğer makarna üreticisi ülkelere sattık.” ifadesini kullandı.
Ayrıca, Türkiye’nin makarna üreticileri olarak toplamda 166 ülkeye ihracat gerçekleştirdiklerine dikkat çeken Göymen, şunları söyledi: “En fazla ihracatı Güney Amerika, Afrika ve Uzak Doğu, özellikle Japonya’ya yapıyoruz. Son dönemde ABD’deki bazı üreticilerimizle ciddi çalışmalar yürütüyoruz. Amerika’daki ihracatımız her geçen gün artıyor. Artık Türkiye, makarnada marka haline geldi ve yurtdışında aranan bir isim konumundayız. Daha fazla ihracat yapabilecek ve üretim kapasitemiz oldukça yüksek.”
Ayrıca, Amerika Birleşik Devletleri’nde Türk makarnasına uygulanan anti damping ile ilgili olarak, “Her yıl ya da iki yılda bir değerlendirme yapılmakta ve bu değerlendirmelerde her zaman ön saflardayız. Bazı firmalarımız bu süreçte çeşitli davalar açarak başarı sağladı. Amerika pazarı yavaş yavaş açılmakta.” ifadelerini kullandı.
Göymen, Avrupa Birliği’nde İtalya’ya sağlanan pozitif ayrımcılığa dikkat çekerek, “Yıl sonunda ulaşacağımız 1,5 milyon ton ihracatın yalnızca 20 bin tonunu AB ülkelerine gerçekleştiriyoruz. Bu noktada, her ek ürün için Avrupa Birliği ülkeleri vergi yükümlülükleri getirmekte. İtalya ile kıyaslandığında, Türkiye aslında dünyanın geri kalanına yapılan ihracatlar açısından İtalya’dan daha fazla ihracat yapıyor.” dedi.
Makarna sektörünün hayvancılık sektörüne de dolaylı fayda sağladığını vurgulayan Göymen, açığa çıkan kepeğin yem fabrikalarına satıldığını belirtti.
Hem karbonhidrat hem de protein kaynağı olarak makarnanın, en uygun fiyatlı gıdalardan biri olduğunu kaydeden Göymen, “Bir paket makarna 25-30 TL, sos, yağ ve peynirle bir arada veya ayrı kullanılabilir. Normalde dört kişiyi rahatlıkla doyurur. Yani makarna, ucuz ve sağlıklı bir seçenek sunuyor. Avrupa’da makarna fiyatları oldukça yüksekken, Türkiye’de uygun fiyatlarla sağlıklı ve hijyenik ürünler sunuyoruz.” şeklinde sözlerini tamamladı.