1. Haberler
  2. Sağlık
  3. Topuk Kanı Testi İhmal Edilmemeli, Hayat Kurtarır!

Topuk Kanı Testi İhmal Edilmemeli, Hayat Kurtarır!

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Yenidoğan Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ahmet Yağmur Baş, doğuştan gelen bazı hastalıklara erken tanı koyma ve müdahale etme imkanı sunan topuk kanı testinin ihmal edilmesinin, aileler için büyük bir hata olabileceğini ifade etti.

Türkiye’de 1987 yılından bu yana Sağlık Bakanlığı’nın öncülüğünde sürdürülen Yenidoğan Tarama Programı, bebeklerde bazı kalıtsal hastalıkların en erken aşamada tanınması ve tedavi edilmesi amacı taşımaktadır.

Bu program dahilinde, kalıcı beyin hasarları, zeka geriliği ve gelişim geriliğine yol açan fenilketonüri (FKU), zihinsel yetersizliğe neden olan konjenital hipotiroidi (KHT), işitme kaybı ve nörolojik bozukluklarla seyreden biyotinidaz eksikliği (BE), akciğerlere ve sindirim sistemine etki eden kistik fibrozis (KF), hormon bozukluğu olan konjenital adrenal hiperplazi (KAH) ve kalıtsal ilerleyici kas hastalığı spinal musküler atrofi (SMA) gibi 6 genetik hastalığın taraması gerçekleştirilmekte.

Özel filtre kağıtlarına alınan birkaç damla topuk kanı örneği, hastalık tanısı konulan bebeklerin erken tedavi edilmesine olanak tanıyarak, ölüm, kalıcı sakatlık, zeka geriliği ve beyin hasarı gibi yaşamsal risklerle karşılaşmalarını engellemektedir.

Topuk kanı testi ve aşı karşıtlığının son dönemlerde bazı ailelerde gözlemlendiği hakkında açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Baş, bebeğin topuğundan alınan kan örneği ile potansiyel hastalıkların erkenden tespit edilmesinin, o çocuğun yaşamını değiştirebileceğini vurguladı.

Prof. Dr. Baş, “Bebeklerde topuk kanı, doğuştan gelen bazı hastalıkların erken tanısı ve müdahale edilmesini sağlamak için kritik bir yöntemdir. İleride kalıcı hastalıkların ya da tedavi edilemeyen engelliliklerin önüne geçmenin en etkili yollarından biridir. Hem K vitamini uygulaması hem de topuk kanı testi, gelecekte ölüm ve ağır engellilikleri önleyebilir” şeklinde konuştu.

Topuk kanı testinin önemine dikkat çeken Baş, “Bir aile tarafından bu testin ihmal edilmesi, bebeklerine yapılacak en büyük kötülüklerden biri olur. Eğer sadece bir kişi bu testi reddediyorsa, bu durum yanlıştır. Etrafta bazı ‘şehir efsaneleri’ dolanıyor ve verilen kanın farklı yollarla bebekler aleyhine kullanılabileceğine dair söylentiler yayılıyor. Bu, medya ve sosyal medya aracılığıyla da bir tehdit haline geliyor. Bu konuyla ilgili devlet politikaları geliştirilmesi gerektiğini düşünüyorum” dedi.

“AŞI ORANLARI DÜŞERSE YOK OLMUŞ HASTALIKLAR HORTLAYABİLİR”

Ailelerin aşı karşıtlığına da değinen Prof. Dr. Baş, “Bazı hastalıkların yeniden ortaya çıkmaması için önlem alınmalıdır. Türkiye’de düzenli olarak yapılan çocuk felci aşıları sayesinde çocuk felci vakaları görülmüyor. Benzer şekilde tetanos vakaları da aşılamalar sayesinde neredeyse sıfıra inmiştir. Göç alan bir ülke olarak, gelen misafirlerin aşılarının tam olmaması bulaş riskini artırıcı bir unsur. Aşılar, topuk kanı testinin sağladığı koruma kadar hayati öneme sahip. Aşı oranları düşerse, bir zamanlar yok olmuş hastalıklar geri gelebilir. Bu, öncelikle kendi çocuklarının sağlığını tehdit eder. Ailelerin çocuklarının sağlıklı bir yaşam sürmeleri için bu tür uygulamaların önemini anlamaları ve önerilere güven duymaları gerekiyor” dedi.

Topuk Kanı Testi İhmal Edilmemeli, Hayat Kurtarır!
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir