1. Haberler
  2. Dünya
  3. Suriye’de İktidar Değişimi, Doğu Akdeniz’i Nasıl Etkiler?

Suriye’de İktidar Değişimi, Doğu Akdeniz’i Nasıl Etkiler?

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Suriye’de Heyet Tahrir eş Şam’ın (HTŞ) yönetimi ele geçirmesi, Doğu Akdeniz bölgesindeki güç dengelerini köklü bir şekilde etkileme potansiyeli taşıyor.

Bölgede tanınmayan Kıbrıs’ın kuzeyindeki Türk yönetimi dışında önemli bir müttefike sahip olmayan Türkiye’nin bu gelişmenin avantajlarından yararlanabileceği değerlendiriliyor.

Beşar Esad’ın ülkeyi terk etmesinin ardından Şam’a giden ilk dışişleri bakanı Türkiye’den Hakan Fidan oldu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bu tür ziyaretlerin artacağına işaret ederek, “Suriye’nin kardeşi olarak yeni süreci en iyi anlayan ülke konumundayız” açıklamasında bulundu.

Bölgedeki pek çok devletin çatışmalarına sahne olan ve Libya’dan Ege’ye kadar uzanan deniz sınırı anlaşmazlıklarının bulunduğu Doğu Akdeniz‘de bu durumun olası etkileri neler olabilir?

BBC Türkçe ile görüşen uzmanlar, hem Suriye’deki yönetim değişikliği hem de ABD’de Trump’ın yeni döneminin Türkiye için çeşitli fırsatlar sunabileceğini belirtiyor.

Ancak yeni Suriye yönetimi ile Doğu Akdeniz‘de Türk medyasında sıkça yer alan Mavi Vatan haritasına uygun bir deniz sınırı anlaşmasının sağlanmasının zor olabileceği öngörülüyor.

‘Türkiye’nin bölgede yükselen gücü’

Kadir Has Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Uluslararası İlişkiler Öğretim Üyesi Prof. Mitat Çelikpala, Suriye’de iktidarı ele geçiren grubun Türkiye’ye yakın durmaya yönelik belirti gösterdiğini ifade ediyor.

Prof. Çelikpala, Suriye’deki istikrarın tesis edilememesi durumunda bölgesel ve küresel aktörlere ihtiyaç duyulabileceğini belirtiyor ve yeni gruplaşmaların ortaya çıkabileceğine dair tahminlerde bulunmanın güç olduğunu vurguluyor.

ABD merkezli düşünce kuruluşu Atlantic Council’dan kıdemli uzman Brenda Shaffer ise Suriye’deki yeni durumun Doğu Akdeniz ve Orta Doğu’daki güç dengesini önemli ölçüde değiştirdiğini, bunun Türkiye’nin bölgede artan gücünü yansıttığını aktarıyor.

Türkiye – Suriye deniz yetki alanı anlaşması

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdülkadir Uraloğlu, 24 Aralık’ta yaptığı açıklamada gelecekte bir deniz yetki anlaşmasının “muhtemel olduğunu” belirtti.

Uraloğlu, “Doğu Akdeniz’deki çıkarlarımızın korunması için mutlaka bir duruş sergilememiz gerekecek” dedi. Ancak, Suriye’nin birçok acil ihtiyacı olduğunu, deniz yetki anlaşmasının diğer konularla karşılaştırıldığında o kadar acil bir durum olmadığını da ekledi.

Bakan, anlaşmanın detaylarına dair bilgi vermese de, Mavi Vatan doktrininin mimarlarından Cihat Yaycı’nın başkanlık ettiği Türk Denizcilik ve Global Stratejiler Merkezi, bu konudaki haritayı paylaştı.

Haritaya göre, Suriye ve Türkiye ana karaları arasındaki ilişkinin Kıbrıs Adası’nın uzantısı Karpaz Burnu tarafından kesilmemesi gerektiği belirtiliyor, bu da Kıbrıs ile Suriye arasındaki denizin bir kısmının Türkiye’nin münhasır ekonomik bölgesinde kalmasını içeriyor.

Öneri ne kadar gerçekçi?

Diğer ülkelerin de hak iddialarını göz önünde bulundurulduğunda, böyle bir anlaşmanın gerçekleşme olasılığı nedir?

Uluslararası deniz hukuku uzmanı ve Hollanda Deniz Hukuku Enstitüsü Direktörü Prof. Alex Oude Elferink, Suriye ile Kıbrıs arasında Türkiye’nin hak iddiasının temelsiz olduğunu ifade ediyor.

Prof. Elferink, deniz sınırlarının belirlenmesinde bazı adalara daha düşük ağırlık verilebilece

Suriye’de İktidar Değişimi, Doğu Akdeniz’i Nasıl Etkiler?
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir