Uluslararası siber güvenlik kuruluşu Cyberus’un kurucu ortağı Maksimov, Moskova’daki Cyberdom merkezinde hükümet kurumları, iş dünyası ve bilişim firmalarına yönelik soruları yanıtladı.
Siber güvenlik alanındaki gelişmelerin dijitalleşme sürecinin gerisinde kaldığını belirten Maksimov, “Bir diğer kötü haber de mevcut dijitalleşme türünün güvenlik açısından sağlam bir yapı oluşturmasına dair hiçbir garantinin bulunmaması. Karşılaştığımız en büyük sorun da bu” dedi.
Maksimov, dijital dünyanın mevcut yapısında güvenliğin artırılması gerektiğine dikkat çekti, ancak bunun zorlu bir süreç olduğunu vurguladı. “Dijitalleşme çok hızlı bir şekilde ilerliyor ve siber güvenlik buna ayak uyduramıyor. Bu nedenle siber güvenlik düşüncesini yeniden yapılandırmamız ve onu daha hızlı bir hale getirmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Siber güvenlikte elde edilen sonuçların sürekli olarak ölçülmesine ve doğrulanmasına ihtiyaç olduğunu dile getiren Maksimov, Rusya’nın bu konuda önemli adımlar attığını kaydederek, mevcut güvenlik yapısının tüm dünyayı tatmin edecek türde güvenli hale getirilmesini engelleyen temel sorunların bulunduğunun altını çizdi.
Maksimov, güncel mimarinin bir merkezileşme anlamına geldiğini belirterek, “Bu durum, teknolojiyi geliştirme ve sorunları daha merkezi bir şekilde çözme girişimi mi, yoksa mimarinin son kullanıcıyı kontrol etmemize imkan verdiğinin bir tezahürü mü?” şeklinde bir soru yöneltti.
Mevcut yapının fazla insan gücü gerektirdiğine de değinen Maksimov, “Küçük bir kuruluşta bile bir bilişim sistemi kurmak için pek çok mühendise ihtiyaç var. Sürekli bir şeylerin değiştirilmesi ve yeniden yapılandırılması gerekiyor. Bu sürecin herhangi bir hata fatal sonuçlar doğurabilir, bu da kontrol edilmesi gereken çok sayıda nokta olduğu anlamına geliyor” şeklinde konuştu.
RUSYA’NIN SON DÖNEMDE GEÇİRDİĞİ DÖNÜŞÜM SÜRECİ
Maksimov, Rusya’nın son üç yıldaki dönüşüm sürecini değerlendirirken, “Üç yıl önce Rus şirketleri, dünya genelinden yazılım veya donanım ürünleri tedarik ediyordu. Ancak bir gecede, aldığınız ürünler ya da yazılımlar çalışmamaya başladı. Bu durum, önemli bir farkındalık sağladı” dedi.
Bu süreçte Rusya’nın her şeyi değiştirmesi gerektiğini anlatan Maksimov, “Kendinize özgü bir şey yaratmak istiyorsanız, bunu başka yollarla yapmalısınız. Kopyalamak ya da tekrarlamak yerine, başkalarının yaptığı işleri hızla bir kenara bırakmadan ilerlemek gerek” diye konuştu.
Tüm dünya, mevcut mimarinin sağladığı güvenlik ve egemenlikten memnun olmadığını ifade eden Maksimov, “Büyük değişimlerin ve yeni bir küresel işbirliği formatının eşiğinde olduğumuzu düşünüyorum” dedi.
Maksimov, teknolojideki atılımların standartlar üzerinde uzlaşı sağlandığında meydana geldiğini belirterek, siber güvenlikte merkeziyetsizlik ve uluslararası işbirliği için ortak standartların oluşturulmasının her insanlık için gerekli olduğunu vurguladı.
TÜRKİYE İLE POTANSİYEL İŞBİRLİĞİ
Maksimov, Türkiye’nin siber güvenlik alanında attığı adımları değerlendirdi. “Türkiye’nin siber güvenlik alanında güçlü olmaktan başka bir seçeneği yok. Bu ülke, kendine yeten birçok endüstriye sahip ve dijitalleşme yönünden oldukça büyük bir potansiyele sahip” dedi.
Rusya’nın siber güvenlik alanında uzman yetiştirme konusunda deneyim sahibi olduğunu ifade eden Maksimov, temel veya orta öğretim düzeyine sahip bir kişinin 5-6 yıl içinde iyi bir siber güvenlik uzmanı olabileceğini belirtti.
Ayrıca, hem Türkiye hem de Rusya’da, siber güvenliklerini test eden şirket