Sabancı Vakfı’nın 50. yıl dönümü kutlamaları, Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı’nın ev sahipliğinde Sabancı Center’da gerçekleştirildi. Geceye, Sabancı Ailesi’nin önemli isimleri Suzan, Serra, Sevda, Sevil ve Dilek Sabancı; mütevelli heyeti üyeleri Hayri Çulhacı, Nedim Bozfakıoğlu, Nevgül Bilsel Safkan gibi isimler katıldı. Ayrıca, Fark Yaratanlar programının ilham verici isimleri, bursiyerler, sivil toplum kuruluşları ve eğitime katkıda bulunan okullardan öğretmenler de bu özel etkinlikte bir araya geldi.
Etkinlikte, Sena Gül ve keman sanatçısı Bilge Surlu, ünlü sanatçı Sezen Aksu’nun 2015 yılında çocuk yaşta evlilikler konusuna dikkat çekmek amacıyla bestelediği “Kız Leyla” adlı parça ile sahne aldı.
Güler Sabancı, resepsiyonda gerçekleştirdiği konuşmada, Sabancı Vakfı’nın 50 yıllık yolculuğunun, babaannesi Sadıka Sabancı’nın bağışıyla başladığını ve aile üyelerinin katkılarıyla büyüyerek devam ettiğini vurguladı. “50 yılın sonunda büyük ve güçlü bir aile olduk. Yeni bir döneme adım atarken, yurt içi ve yurt dışından uzmanlarla bir arama konferansı düzenledik. Yeni stratejimiz, köklerimize ve kurucu felsefemize sadık kalarak etkimizi daha da derinleştirmeyi hedefliyor. Hayırseverlik anlayışımızı ve varoluş amacımızı güncelleyerek, ‘Daha eşit ve sürdürülebilir bir gelecek için toplumsal gelişimi destekliyoruz’ prensibini benimseyeceğiz” dedi.
Güler Sabancı, vakfın yürüttüğü projelerin başlıca temalarının “Nitelikli ve kapsayıcı eğitim”, “Toplumsal cinsiyet eşitliği” ve “Sosyal ve kültürel yaşama katılım” olduğunu belirtti. Ayrıca, Avrupa Vakıflar Birliği Philea’nın raporuna ve diğer uluslararası kuruluşların verilerine göre iklim değişikliğinin filantropinin geleceğini şekillendiren en önemli trend olduğuna dikkat çekti. Bu kapsamda, iklim değişikliği ve bunun getirdiği afetlerin, büyüyen eşitsizlikleri derinleştirici etkilerine karşı, yeni yol haritalarının bir parçası olarak yer alacağını ifade etti.
“VERİ OLMADAN İLERLEME SAĞLAMAK MÜMKÜN DEĞİL”
Güler Sabancı, stratejilerinin önemli bir parçasının sosyal gelişim sonuçlarını ölçmek olduğunu belirterek, “Veri olmadan ilerlemenin mümkün olmadığını biliyoruz. Sosyal konularda yeterli veri eksikliğimiz var ve bu durum, daha fazla akademik araştırma ve bilimsel çalışmayı gerektiriyor. Sivil toplumdan, üniversitelerde sosyal bilimler dalında çalışanlara kadar herkesin bu konuda sorumluluk üstlenmesi gerekiyor. Biz de güvenilir, şeffaf ve ölçülebilir eşitlik verisi üretmeye ve bu verilere erişimi kolaylaştırmaya öncelik vereceğiz. Teknolojik gelişmeler ve yapay zeka ile veriyi analiz etmenin giderek önem kazandığı bir çağda, dünya genelindeki başarılı uygulamaları inceleyerek yeni bir Eşitlik Laboratuvarı kurmayı planlıyoruz. Çünkü bilimin desteğini almayan hiçbir eşitlik iddiası sürdürülebilir olamaz” ifadelerini kullandı.
50. yıl kutlaması sırasında, vakfın geri planda kalan yarım asırlık hikâyesini anlatan iki özel proje de tanıtıldı. Zeynep Atakan’ın yapımcılığını üstlendiği ve Zeynep Miraç’ın senaristliğini yaptığı belgesel izleyicilerle buluştu. Ayrıca, Zeynep Miraç’ın kaleme aldığı ve Bülent Erkmen tarafından tasarımı gerçekleştirilen kitap da etkinlikte tanıtıldı.