TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, “Orta Doğu, bazıları için uzakta, birkaç bin kilometre ötedeki bir savaş oyununun parçası. Ancak bizim için Orta Doğu, hatıralarımızın olduğu ve millet varlığımızın dualarını aldığı bir bölgedir. Bu nedenle, burada bir insanın burnunun kanamasından büyük bir rahatsızlık duyarız.” şeklinde konuştu.
Kurtulmuş, NATO Parlamento Başkanları Zirvesi çerçevesinde bulunduğu Belçika’nın Brüksel kentinde “Türk Toplumu Buluşması” etkinliğine katıldı.
Dünyanın dört bir yanında Türkiye’nin millet varlığından kendisini hisseden yüz milyonlarca insan olduğunu belirten Kurtulmuş, Türkiye’nin gücünün yalnızca yurttaşlarıyla sınırlı olmadığını vurguladı. Gönülden bağlı olan bu insanların destek ve dualarının, Türkiye’yi güçlendiren önemli unsurlar arasında yer aldığını ifade etti.
Kurtulmuş, son yıllarda Türkiye’nin kurum ve kuruluşlarının kapasitesinin artmakta olduğunu görmekten duyduğu mutluluğu ifade etti. “Türkiye, sahip olduğu imkan ve gücün farkında. Millet varlığımızı güçlendirmek için her alanda birlikte hareket etmemiz gerekiyor.” dedi.
Türk toplumunun yumuşak güç konusunda önemli bir avantaja sahip olduğuna dikkat çeken Kurtulmuş, “Güçlü bir ekonomi ve savunma sanayisine sahip olacağız. Ancak, bunun yanı sıra insanların zihnindeki olumlu algının da önemli olduğunu unutmamalıyız.” ifadesini kullandı.
Kurtulmuş, Türkiye’ye karşı olumsuz bir tutum sergileyen bazı kesimler haricinde, dünyanın birçok yerinde Türk insanına karşı olumlu bir yaklaşımın bulunduğunu söyledi ve Afganistan ile ilgili bir anısını paylaştı. Türk askeri tarafından Afgan halkına yapılan yardımlara değinen Kurtulmuş, bir Afgan kadının “Türk askeri bizim için namahrem değildir” sözlerini aktardı. Bu durumun, Türkiye’nin sahip olduğu yumuşak gücün bir göstergesi olduğunu belirtti.
Bosna Hersek’in bağımsızlık döneminde katıldıkları Ayvaz Dede Şenlikleri’nde orada bulunan insanların hem Bosna Hersek hem de Türk bayraklarıyla kutlama yapmasının, Türkiye’nin uluslararası alandaki gücünü ortaya koyduğunu ifade etti. “Bu miras, gelecek nesillere aktarılmalı ve adaletin, hakkaniyetin sesi olunmalıdır.” şeklinde konuştu.
Kurtulmuş, Türk toplumunun asimilasyona uğramadığı, aksine entegre olma konusunda başarılı olduğuna değindi. “Burada önemli olan yaşamak değil, hangi koşullarda varlığımızı sürdürdüğümüzdür.” dedi.
Sözlerine devam eden Kurtulmuş, Türk toplumlarının Avrupa’daki varlığının güçlendirilmesi gerektiğini belirterek, Belçika’da 300’ün üzerinde sivil toplum kuruluşu bulunduğunu ifade etti. “Bu STK’lar, kendi alanlarında örnek teşkil etmelidir.” diye ekledi.
Ayrıca, Türk gençlerinin sadece belirli bir alanda değil, çeşitli alanlarda eğitim alarak geliştirilmesi gerektiğini vurgulayarak, bu konuda destek ve kaynak sağlanmasının önemine dikkat çekti.
Belçika’da yaklaşık 130 yerel siyasetçi bulunduğunu kaydeden Kurtulmuş, bunun yetersiz olduğunu belirtti ve Türk toplumunu temsil edecek nitelikli bireylerin daha etkin bir şekilde siyaset alanında yer alması gerektiğini ifade etti.
“Eski Türkiye ile mevcut Türkiye arasında büyük fark var”
Kurtulmuş, yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarının, Türkiye ile olan bağlarını kopartmamalarının önemine değindi. Türkiye’nin uluslararası alandaki temsilcilerinin daha etkin hale geldiğini söyledi.
Türkiye’nin kültürel diplomasi kurumlarının dünya genelinde aktif bir şekilde çalışt