1. Haberler
  2. Sağlık
  3. Organ Bağışı Hayat Kurtarıyor: Davut’un Umut Dolu Hikayesi!

Organ Bağışı Hayat Kurtarıyor: Davut’un Umut Dolu Hikayesi!

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Gecen zorlu günlerin ardından mutlu bir deneyimi paylaşan Davut Minaz, “Diyaliz süreci hem psikolojik hem sosyal olarak beni çok zorladı. Haftada üç gün, dört saat boyunca diyalizde olmak genç biri için oldukça zorlayıcı. Dışarı çıkmam mümkün olmuyordu, diyaliz sonrası nöbetler geçiriyordum. Bu hastaneye geldikten sonra yaşamım tamamen değişti.” şeklinde konuştu.

Ameliyat sonrası kendisini çok iyi hissettiğinin altını çizen Minaz, “Nakil öncesinde korkunç rüyalar görüyor, hayatımı kaybetme korkusuyla yaşıyordum. Başım dönüyor, düşüyordum. Artık bırakın koşmayı, kendimi koşacak gibi hissediyorum. Organ bağışı sayesinde hayata yeniden tutundum. Nakil ekibindeki tüm doktorlarıma yürekten teşekkür ediyorum.” ifadelerini kullandı.

Davut Minaz’ın babası İdris Minaz ise, oğluna konulan teşhisle beraber yaşadıkları zorlukları anlattı. “Dört ay önce hastalığı öğrendik. Gittiğimiz her yerde kan ve idrar tahlilleri yapıldı fakat sadece diyaliz önerildi. Oğlum diyaliz sürecinde giderek zayıfladı. Ancak ben ona ‘asla korkma’ dedim. ‘Beni ameliyat edin, çocuğumu kurtarın’ diye ısrar ettim. Nakil sonrası kendimi adeta 10 yıl gençleşmiş gibi hissediyorum. Çocuğum için yaşıyorum, o da benim için yaşayacak” şeklinde konuştu.

“HASTADAKİ BÖBREK YETMEZLİĞİ NADİR GÖRÜLEN BİR HIZLA İLERLEMİŞ”

Nakil ameliyatını gerçekleştiren Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Organ Nakli Merkezi Sorumlusu Doç. Dr. Veysel Umman, Minaz’daki böbrek yetmezliğinin nadir görülen bir hızla ilerlediğini vurguladı. Dr. Umman, “Genellikle böbrek yetmezliği yaşlılıkta ortaya çıkar. Ancak bazı bağışıklık sistemi hastalıkları, enfeksiyonlar veya doğuştan gelen sorunlar çocuklarda daha hızlı ilerlemelere yol açabiliyor. Hastamızda da ‘fokal segmenter glomerüloskleroz’ teşhisi nedeniyle böbrek fonksiyonları hızla kaybolmuş ve diyalize girmek zorunda kalmıştı.” dedi.

“HASTA UMUDUNU YİTİRMİŞTİ”

Hastanın ilk değerlendirmelerindeki genel durumu hakkında bilgi veren Doç. Dr. Umman, “Davut bize geldiğinde çok halsiz, enerjisi düşük ve yaklaşık 45 kiloydu. Psikolojik olarak da yılgındı, kendine bakmayı büyük ölçüde bırakmıştı. Ancak süreçle ilgili bilgi verdikten sonra umudu tekrar doğdu ve motivasyonu yükseldi.” şeklinde ekledi. Nakil ameliyatlarının alıcı ve verici ameliyatlarının aynı anda planlandığını hatırlatan Dr. Umman, “Koordineli şekilde sürdürülen bu ameliyatlar yaklaşık 5-7 saat boyunca devam ediyor. Bu noktada böbreğin çıkarılıp hemen nakledilmesi kritik önem taşıyor.” ifadelerini kullandı.

“NAKLİ ERTELEMEMEK HAYATİ ÖNEMDE”

Zayıf ve yetersiz beslenen hastalarda nakil sürecinin daha zorlayıcı geçtiğinin altını çizen Dr. Umman, bu süreci ertelememek gerektiğine dikkat çekti. “40 kiloluk bir kişiye böbrek yerleştirmek zordur. Kilosu düşük ve beslenmesi uygun olmayan hastalarda birçok sorunla karşılaşabiliyoruz. Ameliyat sonrasında zayıf ve beslenmesi yetersiz olan hastaların iyileşmeleri ve kendilerini iyi hissetmeleri zaman alabilir. Örneğin, böbreğin yerleşimi açısından bu durum oldukça önemli. Hastamızda da karın duvarı küçüktü, bu biraz zorluk yarattı

Organ Bağışı Hayat Kurtarıyor: Davut’un Umut Dolu Hikayesi!
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir