Almanya Başbakanı Friedrich Merz, Brüksel’deki NATO Karargahı’nda Genel Sekreter Mark Rutte ile düzenlenen ortak basın toplantısında önemli açıklamalarda bulundu.
Merz, ülkesinin NATO’ya sağladığı katkılara vurgu yaparak, “Almanya olarak bu zamana kadar güçlü bir destek sunduk ancak daha fazla adım atmamız gerekiyor. Bunun bilincindeyiz.” şeklinde konuştu.
Önceki yasama döneminde savunma finansmanını önemli ölçüde artırmayı kararlaştırdıklarını belirten Merz, “Almanya’nın gayri safi yurtiçi hasılasının yüzde birini aşan savunma harcamaları artık borç frenine dahil edilmeyecek. Bu, Berlin’de vurguladığım gibi, gerekli her şeyi yapabilme yeteneğimiz olduğu anlamına geliyor. İttifak’ın savunma yeteneklerini güvence altına almak için gerekli bütçeyi ayırabileceğiz.” ifadelerini kullandı.
Merz, meselenin yalnızca finansmanla ilgili olmadığına da dikkat çekerek, “Bu durum aynı zamanda etkinliğin artırılmasıyla doğrudan ilişkilidir. Önce basitleştirme, ardından standardizasyon ve son olarak da miktarların artırılması gerekmektedir. Avrupa’da bunu başarmalıyız; zira bu bir Avrupa meselesidir.” dedi.
Başbakan Merz, Rutte ile birlikte Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik savaşının yalnızca toprak bütünlüğüne değil, 1990 sonrası Avrupa’nın siyasi yapısına direkt bir tehdit oluşturduğuna dair tamamen hemfikir olduklarını sözlerine ekledi.
Merz, Rusya’nın Ukrayna’ya başlattığı savaşın Avrupa’daki siyasi düzene yönelik büyük bir saldırı olduğu iddialarını savunarak, bu konuyla ilgili ABD Başkanı Donald Trump ile de görüştüğünü, Trump’ın 30 günlük koşulsuz ateşkes planına destek verdiğini dile getirdi.
“Artık top Moskova’nın sahasında.” diyen Merz, önümüzdeki hafta Ukrayna’daki kalıcı barış için görüşme ortamı oluşturulup oluşturulamayacağına ancak orada karar verileceğini kaydetti.
Genel Sekreter Rutte’nin Ukrayna’nın NATO üyeliği konusundaki değerlendirmelerini de paylaştığını belirten Merz, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Ukrayna’nın Avrupa Birliği’ne (AB) katılma olasılığını da belirtmek isterim. Eğer bu bir gün gerçekleşirse, kesinlikle NATO üyeliğinden önce olacaktır. Ukrayna’nın hangi yolu seçeceği tamamen kendi egemenliği dahilindedir. AB’ye katılma başvurusunda bulunmuştur. AB’ye katılım için gereken şartları, kriterleri hepiniz biliyorsunuz. Ukrayna, bu kriterleri yerine getirdiği takdirde AB’ye kabul edilen bir üye olacaktır. Ukrayna, siyasi ve askeri ittifaklara üyelik kararı alırken egemenliğini korumalıdır.”
