Tayvan’daki uluslararası bir fuara katılmak üzere bulunan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından programını yarıda bırakarak Türkiye’ye döndü. Yavaş, Türk Hava Yolları’na ait bir uçakla saat 05.10’da Tayvan’ın başkenti Taipei’den İstanbul’a ulaştı ve İstanbul Havalimanı VIP Terminali’nde basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
“KORKTUĞUMUZ BİR ŞEY YOK”
DHA’nın ulaştığı bilgilere göre, hakkında soruşturma başlatılacağına dair iddialarla ilgili konuşan Yavaş, “Ben 6 yıldır belediye başkanlığı yapıyorum. Hakkımda 109 şikayet yapılmış, bunlardan 101’i mülkiye müfettişleri tarafından incelenip kapatıldı. Diğer şikayetler de mülkiye müfettişleri tarafından değerlendiriliyor ve yine kapatılacağından eminim. Hakkımda mevcut bir soruşturma bulunmuyor. 1999 yılından bu yana, yani ilk belediye başkanlığım dönemimden itibaren banka hesaplarım herkesin incelemesine açık. Kamuoyuna da bu bilgileri rahatça açabilirler. Korkulacak bir durum yok; ancak bu iddialara yönelik bazı kişilerin kendi yorumlarını yaparak aleyhimize bir şeyler söyleme ihtimalleri bulunuyor. Bu konuları televizyonda tartışmamalarının daha uygun olduğunu düşünüyorum; herkesin bir ailesi var. “Gidin bir şeyler bulun” dercesine yaklaşmaları, durumu daha da karmaşık hale getiriyor. Hukuk, herkes için gereklidir; hukuk dışına çıkanlarla ilgili olarak, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Arnavutluk Kararı’nı dikkate almalarını öneririm” ifadelerini kullandı.
“PARLAMENTER SİSTEME GEÇİŞ YOLLARI AÇILMALI”
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasıyla ilgili görüşlerini dile getiren ABB Başkanı Mansur Yavaş, “Günümüzde yargının tarafsız ve bağımsız olmasını bekliyoruz; ancak bazı medya temsilcileri ve yorumcular, birkaç gün önce televizyonlarda bu meseleyle ilgili öngörüde bulunuyorlar. Avukatların ulaşamadığı bilgilere, bir şekilde bu yorumcular erişiyor ve ertesi gün olaylar gelişiyor. Burada yargının bağımsız ve tarafsız olduğunu söylemek mümkün değil. Uçaktan gelirken televizyonlara baktım, dünya bu konuyu tartışıyor ve Türkiye’deki yargıya olan güvenin azaldığını belirtiyorlar. Böyle bir ortamda hiç kimse ticaret yapmak ya da ilişki kurmak istemez. Bu nedenle, bir an önce parlamenter sisteme geçiş yollarının açılması ve tarafsız, bağımsız bir yargının tesis edilmesi gerekmektedir. Eğer hukuka güvenmeyeceksek, neye güveneceğiz? Devletin, herkesin güvenliği için en büyük teminatı, tarafsız ve bağımsız, adil bir hukuk sistemidir; ancak bugün bu konuları konuşmak dahi oldukça zor” şeklinde konuştu.
