TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, Ankara’da düzenlediği basın toplantısında kamu işçilerine yönelik toplu sözleşme görüşmeleri hakkında önemli açıklamalar yaptı.
Atalay, 23 Mayıs tarihinde kamudaki son toplu iş sözleşmesi çerçeve protokolünün imzalanmasının üzerinden iki yıl geçtiğini hatırlattı.
O tarihten sonra, enflasyon nedeniyle “ne sözleşmenin ne de ücretlerin geçerliliği kaldığını” dile getiren Atalay, “Çok uzun bir süredir görmediğimiz ekonomik zorluklarla karşı karşıyayız.” ifadelerini kullandı.
Bugüne kadar “işçi-memur” ayrımı yapılmadığını ve bu tutumunu sürdüreceğini aktaran Atalay, “Memurun alabileceği ücret sınırlı, fakat işçi çok daha düşük bir ücret alıyor.” şeklinde konuştu.
Atalay, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in işçilerle ilgili olumlu herhangi bir adım atmadığını belirterek, “Çünkü onun bakış açısı farklı; biz çalışanların gerçekleri ise başka. O, durumu dar bir perspektiften değerlendiriyor. Bazı memur sendikaları da işçileri öyle görüyor ki, sanki biz sadece maraba gibi çalışıyoruz.” dedi.
“SAVUNMA SANAYİNDE 400 TANE BEYAZ YAKALI İŞÇİ İŞİ BIRAKTI”
Atalay, ülkemizde emekli olan kamu çalışanlarının maaşlarının mevcut işçilerden yüzde 50 daha fazla olduğunu dile getirerek, “Dünyanın hiçbir ülkesinde böyle dengesiz bir ücret yapısını göremezsiniz. Devlet kapısı, geçmişte çok önemliydi, önünde kuyruklar olurdu. Şimdi ise birçok sektörde en az yüzde 10, ortalama yüzde 25 oranında iş gücü kaybı yaşıyoruz.” diye devam etti.
Atalay, savunma sanayinde geçen yıl 400 beyaz yakalı işçinin istifa ettiğini, bunun temel nedeninin düşük ücret olduğunu belirtti. “Özel sektör, bu işçinin aldığı ücretin iki katı, üç katı kadar ödeme yapıyor.” diyerek, hükümete ve Çalışma Bakanı’na bu duruma çözüm bulmaları için seslendi.
Ekonomik sıkılaştırma söylemlerine rağmen işçilerin iş yaşamında herhangi bir iyileşme görmediklerinin altını çizen Atalay, kamudaki işçilerin Toplu Sözleşme Çerçeve Protokolü’nün bu yıl TÜRK-İŞ ile birlikte HAK-İŞ tarafından da müzakere edildiğini anımsattı.
“Her sendika kendi sözleşmesini kendisi yapıyor. Komisyona dahil olarak problemlerimizi birlikte anlatma fırsatını bulduk. 27 Şubat’ta ilk öneri sunuldu. Ancak üzerinden iki ay geçtiği halde hükümetten bir geri dönüş olmadı. İnsanların artık dayanacak gücü kalmadı.” diyerek, kamuoyuna dikkat çekti.
Atalay, TÜİK verileri ile marketteki fiyatlar arasında büyük bir fark olduğunu belirterek, “2002 tarihinde vergi dilimine girmek 22 kat iken, şu anda sadece 6 kat. Biz ise enflasyon oranlarının çok daha yüksek olduğunu biliyoruz.” dedi.
“70 YAŞINDA ÇALIŞIP İŞ KAZASINA UĞRAYAN ABİLERİMİZ VAR”
Atalay, kamu sözleşmelerinin zamanının geldiğini belirtirken, sendikacıların diğer sosyal sorunları da dile getirmek durumunda kaldıklarına dikkat çekti. “Bugün 70 yaşında iş kazasına uğrayan çalışkanlarımız var. Bu durum ekonomik sıkıntıların bir yansımasıdır.” dedi.
“Çoğu zaman işçilerin emekleri karşılığında hak ettikleri yaşam standartlarına ulaşamadıkları bir gerçek var.” diyen Atalay, durumun cidd
