1. Haberler
  2. Sağlık
  3. Gençlerde kalp krizi artışı endişe verici değil!

Gençlerde kalp krizi artışı endişe verici değil!

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Dr. Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görev yapan Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Murat Sargın, son dönemlerde ortaya çıkan erken yaşta kalp krizi vakalarının gençler arasında kalp krizinin artması ile ilişkilendirilmesi gerektiğini belirtmedi.

Sargın, bu konuda herhangi bir veri bulunmadığını ifade ederek, “Son 10 yıl içinde gençlerdeki kalp hastalığı oranlarında, kaygı verici bir yükseliş olduğunu söylemek mümkün değil. Farkındalık ve habere erişim artışı nedeniyle bu olaylar daha fazla görünür hale geldi” şeklinde konuştu.

Türkiye’de 25-45 yaş arasındaki genç nüfusun yükseldiğine dikkat çeken Sargın, her üç kişiden birinin bu yaş grubunda bulunduğunu ve dolayısıyla geçmişe kıyasla daha fazla sayıda genç bulunduğunu aktardı.

“GENÇLERİN RİSK ALTINDA OLDUĞUNA DAİR ENDİŞE VERİCİ VERİ YOK”

Gençlerin sağlık durumunu değerlendirirken nüfus artışının da göz önünde bulundurulması gerektiğini dile getiren Sargın, şöyle devam etti: “Nüfusun büyümesiyle birlikte obezite ve sigara kullanımı gibi hastalık oranları da artmakta. Ancak bu durum, genç yaşta ölüm oranlarının arttığını göstermez. Son 10 yılda gençlerin kalp hastalıkları konusunda daha fazla risk altında olduğuna dair veri yok. Dünya genelinde artan nüfus ve bunun getirdiği sağlık sorunları, kalp ve damar hastalıklarına bağlı ölümleri etkilemekte. Öte yandan, kalp hastalıklarına bağlı ölümlerin oranı dünya genelinde yüzde 40-50 civarındadır, bu oran ise stabil kalmaktadır.”

Doç. Dr. Murat Sargın, kalp ve damar hastalıklarıyla Covid-19 arasındaki ilişkiyi incelemenin mümkün olmadığını ifade etti.

46 MİLYON KİŞİ ÜZERİNDE ÇALIŞMA YAPILDI

İngiltere’de 46 milyon kişi üzerinde gerçekleştirilen bir çalışma hakkında bilgi veren Sargın, “Bu çalışmada Covid-19 aşısı olan grubun, kalp ve damar hastalıklarına bağlı ölümlerin daha az yaşandığı tespit edildi. Daha uzun dönemli sonuçların da gelmesi bekleniyor. Aşı olan bireylerde kalp hastalıklarının arttığını gösteren hiçbir veri yok. Bu tür söylentilerin bilimsel bir temeli yoktur. İngiltere’deki çalışma, aşı olan bireylerin hem pıhtı hem de kalp krizi gibi durumlarda daha olumlu sonuçlar elde ettiğini göstermiştir” dedi.

Sargın, Türkiye’de de benzer araştırmaların yapıldığını ancak verilerin henüz yayımlanmadığını belirtti.

“VÜCUT DENGESİNİ KORUMAK İÇİN DİKKAT ETMELİYİZ”

Kalp sağlığını korumak için dikkat edilmesi gereken unsurlara da değinen Sargın, şunları aktardı: “Kış aylarında kalp hastalıklarının kendine has riskleri bulunmaktadır. Soğuk havada yürüyüş yapmak, kalp krizini tetikleyebilir. Özellikle karnı tokken soğuk havada yokuş yürüyüşü yapmak, kalp açısından oldukça tehlikeli olabilir. Yaz aylarında da benzer riskler bulunmaktadır. Aşırı sıcak hava, özellikle sıvı alımının yetersiz olduğu durumlarda, tansiyon hastaları için risk teşkil eder. Vücut sıvı dengesinin bozulması, pıhtılaşma riskini artırabilir. Kışın, tok karnına yokuş tırmanan kilolu bir hasta ile yazın aşırı sıcakta efor sarf eden birinin riskleri benzerlik göstermektedir. Dolayısıyla, vücut denges

Gençlerde kalp krizi artışı endişe verici değil!
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir