Avustralya Bilim Bakanı Ed Husic, teknoloji ve piyasalarda önemli yankılar uyandıran Çin merkezli yapay zeka asistanı DeepSeek’e yönelik güvenlik kaygılarını dile getiren ilk Batılı yetkili oldu.
Çin teknolojileri, Huawei ve TikTok gibi isimlerle birlikte, uzun süredir bu firmaların Çin hükümetiyle olan olası bağlantıları ve kullanıcı verilerinin istihbarat amacıyla toplanabileceği endişeleri sebebiyle eleştirilmekte.
Donald Trump, DeepSeek’in teknoloji yarışındaki yükselişini ABD’li şirketler için bir “uyanış çağrısı” olarak değerlendirdi. Bununla birlikte, bu durumun ulusal güvenliğe bir tehdit oluşturduğunu düşünmedi. Aksine, maliyetleri düşürme potansiyelinin olumlu bir gelişme olabileceğine vurgu yaptı.
Ancak Avustralya Bilim Bakanı Husic, ABC News’e verdiği röportajda, “veri ve gizlilik yönetimi” konusundaki birçok belirsizliğin altını çizdi. Bu tür meselelerin dikkatlice incelenmesi gerektiğini ifade etti.
DeepSeek, BBC’nin yorum talebine herhangi bir yanıt vermedi.
Öte yandan, İngiltere ve ABD’deki kullanıcılar şu ana kadar bu tür bir endişeyi dile getirmemiş durumda.
DeepSeek, her iki ülkenin uygulama mağazalarında büyük ilgi topladı ve piyasa analisti Sensor Tower, lansmanından bu yana 3 milyon indirme gerçekleştiğini bildirdi.
DeepSeek hangi verileri topluyor?
DeepSeek, kullanıcılarından geniş çapta kişisel veriler toplamakta ve bu bilgileri Çin’deki “güvenli sunucularda” muhafaza etmekte.
Bu veriler, kullanıcıların deneyimlerini geliştirmek amacıyla kullanılmakta ve “güvenlik, emniyet ve istikrarını” artırarak şirketin gelişimine katkıda bulunduğu ifade edilmektedir.
Daha sonra bu bilgiler, hizmet sağlayıcılar ve reklam ortakları gibi diğer paydaşlarla paylaşılacak ve “gerektiği kadar uzun bir süre” saklanacağı belirtiliyor.
Dijital gizlilik konusunda uzmanlaşan ExpressVPN’den Lauren Hendry Parsons, DeepSeek’in teknolojik potansiyelinin yanı sıra gizlilik politikasının şartlarına dair ciddi kaygılar bulunduğunu belirtti. Parsons özellikle, verilerin “kullanıcı ile hizmet dışındaki eylemleri eşleştirmeye yardımcı olmak için” kullanılabileceği ifade edilen bölüme dikkat çekiyor. Bu durumun, gizlilik kaygısı olanlar için alarm zillerini çaldırdığına vurgu yaptı.
Yine de, uygulamanın topladığı veri miktarının fazla olmasına rağmen, uzmanlar bunun ChatGPT ve Gemini gibi rakiplerin veya sosyal medya platformlarının gizlilik politikalarına benzer olduğunu belirtiyor.
Güvenli mi, değil mi?
Oxford Information Labs CEO’su Emily Taylor, “Web veya uygulama ile erişilebilen herhangi bir yapay zeka modeli için, ona yönlendirilen ya da istenen bilgiler, o modeli geliştirenler için kullanılabilir” şeklinde değerlendirme yaptı. Taylor, gizli veya ulusal güvenlik alanlarında çalışan herkesin bu risklerin farkında olması gerektiğini ifade etti.
Salford Üniversitesi’nden Dr. Richard Whittle de uygulamayla ilgili “veri ve gizlilik kaygıları” bulunduğunu, fakat ABD’deki modeller hakkında birçok şüphe olduğunu açıkladı. Dr. Whittle, “Kullanıcı her durumda dikkatli olmalı” ifadesini kullandı.
İngiltere’nin veri düzenleyicisi ICO, kullanıcıların verilerinin yapay zeka modellerini eğitmek üzere kullanılmasıyla ilgili haklarının bilincinde olmaları gerektiğini vurguladı.
BBC’ye göre, Avustralya hükümetinin benzer endişeleri paylaşıp paylaşmadığı sorulduğunda, “AI geliştiricileri ve uygulayıcıları, bireylerin kişisel verilerinin kullanımı hakkında anlamlı, öz ve erişilebilir bilgiye sahip olmalarını sağlamalıdır” yanıtı verildi.
