1. Haberler
  2. SPOR
  3. Anadolu Efes’te Hayal Kırıklığı ve Gurur Duygusu

Anadolu Efes’te Hayal Kırıklığı ve Gurur Duygusu

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

EuroLeague play-off’larında Panathinaikos’a 3-2 yenilerek sezonu sonlandıran Anadolu Efes’te Sportif Direktör İsmail Şenol, HT Spor’a değerli açıklamalarda bulundu.

HT Spor’da yayınlanan İlk 5 programına konuk olan İsmail Şenol, spiker Levent Yavuz ve yorumcu Ali Emre Dedeoğlu’nun sorularını yanıtladı.

İşte İsmail Şenol’un açıklamaları:

“FINAL FOUR’UN HAYALİNİ KURUYORDUK”

“Bizim için önemli olan buraya kalabilmekti çünkü çok büyük çabalar sarf ettik. Sezon boyunca bir ara 14. sıradaydık ve takım oyununu oturtmaya çalışıyorduk. En önemlisi, kendi basketbolumuzu kurmaktı. 26. hafta bizim için bir dönüm noktasıydı. Bu haftadan sonra bir milli ara vardı. Bu aranın ardından iç sahada ALBA Berlin ve Virtus Bologna ile iki maçımız vardı. Bu durum, antrenman yapma şansı verdi. Bir antrenörü değerlendirmenin yolu, onun takımla uzun süre antrenman yapabilmesinden geçiyor. O tarihlerde 7-8 antrenman yapabildik. Luca Banchi’nin etkisini burada hissetmeye başladık. En kötü senaryoda 5 iç saha, 3 deplasman maçı düşünüldü. O 5 maçı kazanmak istedik. 3 deplasmanın 2’si Belgrad ve Bayern Münih maçlarıydı ki bu ekip iç sahada çok başarılıydı. Deplasmanda 3’te 1 yapsak play-in yapabiliriz diye düşünüyorduk, bu da bizi ilk 6’ya atabilirdi. Luka Banchi geldikten sonra Final Four hayalini kuruyorduk, kapasitemizi görüyorduk. 8 maçlık bir galibiyet serisi yakaladık. Bu süreçte bazı oyuncuların sakat oynaması gibi pek çok hikaye yaşandı. Kader, bizi Monaco yerine Panathinaikos ile eşleştirdi.”

Panathinaikos serisine dair İsmail Şenol’un görüşleri ise şöyle:

“Savunma stratejimizde ilk olarak Kendrick Nunn ve Kostas Sloukas’ı oyunun dışına çıkarmayı hedefledik. Bunu iyi bir noktaya kadar getirdiğimizi düşünüyorum ama bu tür play-off serilerinde her zaman ekstra unsurlar da devreye giriyor. Bir maçta Juancho, bir diğerinde Dinos, bazen Cedi gibi ekstra performanslar gördük. Son maçta 23 sayı geriden gelip dönüş yapmamız, hikayenin sonuna kadar geri dönüşe açık olduğumuzu gösteriyordu. Ancak sonunda istediğimizi elde edemedik. Oktay Mahmudi’nin ‘Üzülmeyi hak etmek’ sözü burada geçerli. Üzmeyi sonuna kadar hak ettik ama gurur duymak da önemli. İki sezon üst üste Play-Off’a kalamamak Anadolu Efes için kabul edilebilir bir durum değil. Tekrar bu seviyede var olabileceğimizi gösterdik.”

“BÜTÜN DUYGULARI YAŞAYABİLDİK”

“Bu sezon bütün duyguları yaşadık. Bu gerçekten özel bir durum. Çocukken hep ‘Bir gün OAKA’da maç izler miyiz?’ diye düşünmüştüm. OAKA deplasmanında Play-Off ev sahibi avantajını ele geçirdiğimizde, takımın bir parçası olmak çok sıradışıydı. Hep ‘Allahım, ayaklarımızı yerden kesme’ diye dua ettim. Bu durum, takım için de aynıydı.”

“Luca Banchi ilk geldiğinde işler pek de yolunda gitmiyordu ve sert eleştiriler alıyordu. Luca, benimle sürekli olarak ‘Seninle birlikte olmayı çok isterim, seni üzdüğüm için üzgünüm’ dedi. Birlikte yol alacağımıza dair konuşmamız oldu. Daha sonra Partizan deplasmanındaki 32 sayılık gal

Anadolu Efes’te Hayal Kırıklığı ve Gurur Duygusu
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir