Dünya genelinde enflasyon ve resesyon konuları, varlık fiyatlamaları üzerinde etkisini sürdürürken, ABD’nin ticaret partnerleriyle yürüttüğü tarife müzakereleri piyasalarda önemli bir gündem maddesi oluşturuyor.
ABD, ilk ticaret anlaşmasını İngiltere ile gerçekleştirerek tarifeleri yürürlüğe koymuş olsa da, bu anlaşmanın teknoloji ve ilaç gibi kritik sektörlerdeki temel meseleleri netleştirmediği yorumu, risk iştahının sınırlı kalmasına sebep oluyor.
Analistler, ABD’nin uzlaşmacı tutumunun diğer ülkelerle de anlaşma olasılığına dair bir umudu artırdığını, ancak Trump’ın değişken kararlarının yatırımcıları temkinli davranmaya ittiğini belirtiyor.
Gelecek hafta, ABD’de açıklanacak enflasyon verilerinin ekonomik gidişat hakkında daha fazla bilgi sunması bekleniyor. Özellikle enflasyon verisinin alt kalemlerindeki tarifelerin etkisine ilişkin sinyallerin takip edilmesi önem taşıyor.
GÖZLER ABD-ÇİN MÜZAKERELERİNDE
ABD’nin atacağı adımların ticaret gerilimlerini azaltma ihtimaline dair beklentiler artarken, ABD-Çin görüşmeleri yatırımcıların dikkatini çekiyor.
Son dönemde, her iki ülke arasında karşılıklı olarak uygulanan yüksek gümrük tarifeleriyle artış gösteren ticaret gerilimini azaltmak amacıyla İsviçre’de üst düzey görüşmelere başlanacağı duyurulmuştu.
Bugün başlayacak olan görüşmelere, ABD heyetinin Hazine Bakanı Scott Bessent ve Ticaret Temsilcisi Jamieson Greer tarafından yönetileceği, Çin tarafının ise Ekonomik İlişkilerden Sorumlu Başbakan Yardımcısı He Lifeng tarafından temsil edileceği ifade ediliyor.
ABD Başkanı Trump, Bessent ve heyetinin İsviçre’deki görüşmeleri öncesinde bu ülkeye uygulanacak gümrük vergilerini yüzde 145’ten yüzde 80’e düşürmeyi teklif etti.
Trump, Truth Social hesabından yaptığı paylaşımda, “Çin’e yüzde 80 gümrük vergisi uygulanması uygun görünüyor. Scott Bessent’e kalmış.” şeklinde bir ifade kullandı.
NEW YORK BORSASI NEGATİF SEYRETTİ
ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz kararı ve tarife müzakerelerinin takip edildiği haftada, yatırımcıların temkinli duruşunun etkisiyle New York borsasında negatif bir eğilim gözlemlendi. Haftalık bazda S&P 500 endeksi yüzde 0,47, Nasdaq endeksi yüzde 0,27 ve Dow Jones endeksi yüzde 0,16 değer kaybetti.
Ülke tahvil piyasalarında satıcılı bir seyir hakimken, ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi yaklaşık 8 baz puanlık artışla haftayı yüzde 4,39’dan kapattı.
Altının ons fiyatı geçen hafta yüzde 2,58 değer kazanarak 3,325 dolardan işlem gördü. Dolar endeksi ise haftalık bazda yüzde 0,3 artışla 100,3 seviyesinden işlem gördü. Brent petrolün varil fiyatı geçen hafta yüzde 4 artışla 63,8 dolara yükseldi.
Geçtiğimiz hafta faiz kararı açıklayan Fed, politika faizini beklentiler doğrultusunda yüzde 4,25-4,50 aralığında sabit tuttu. Banka, ekonomik belirsizliklerin arttığına ve daha yüksek işsizlikle enflasyon risklerinin çoğaldığına dikkat çekti.
Fed Başkanı Jerome Powell, faiz kararının ardından düzenlediği basın toplantısında, büyük tarife artışlarının devam etmesi durumunda enflasyon ve işsizliğin artabileceği uyarısında bulundu.
Analistler, ABD ekonomisinde tarifelerin etkilerine dair net sinyallerin olmadığını ve ist