ABD hükümetinin korumacı ticaret politikaları çerçevesinde uygulamaya koyduğu gümrük tarifelerine dair gelişmeler, piyasalarda belirleyici bir etki yaratmaya devam ediyor.
ABD ve Çin’in karşılıklı tarifeleri 90 gün süreyle düşürme konusunda anlaşma sağlaması, piyasalar üzerindeki baskıyı hafifletti. Ancak, yine de tarifelerin uygulanmaya devam edeceği ve gelecekte yeni gerginliklerin ortaya çıkabileceği konusunda endişeler mevcut.
Bu süreçte, ABD ekonomisine yönelik etkiler gözlemlenmeye başlarken, Fed Başkanı Jerome Powell’ın para politikası stratejilerine dair önemli açıklamaları dikkat çekti.
Powell, 2020’den bu yana ekonomik ortamda kayda değer değişiklikler gözlemlediklerini ve bankanın para politikası çerçevesini bu değişimlere uygun olarak gözden geçireceklerini belirtirken, uzun vadeli politika faizi tahminlerinin arttığını vurguladı. Powell, “Daha sık ve muhtemelen daha kalıcı arz şokları dönemine girmiş olabiliriz.” ifadelerini kullandı.
Bu çerçevede, Donald Trump, 13-16 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirdiği Orta Doğu turunda Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri’ni ziyaret etti. Bu ziyaretin ardından Trump, ülkesine yaklaşık 3,2 trilyon dolar değerindeki anlaşmalarla döndü.
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings ise ABD ile Çin’in karşılıklı tarifeleri geçici olarak düşürmesinin önemli bir gerilimi hafiflettiğini, ancak bunun ticaret savaşını sona erdirmediğini vurguladı.
Gelişmeler ışığında, ABD tahvil piyasasında satış baskısı gözlenirken, 10 yıllık tahvil faizi yaklaşık 5 baz puan artışla haftayı yüzde 4,44 seviyesinden kapattı.
Emtia fiyatları, bu haber akışıyla karışık bir seyir izledi. ABD ve Çin’in tarifeler konusunda uzlaşmaya varması, jeopolitik risklerin azalacağına dair beklentilerle birlikte altın fiyatları, yatırımcıların kar realizasyonu eğilimiyle geriledi. Geçen hafta, altın ons fiyatında yüzde 2,75 oranında bir düşüş yaşanarak 3 bin 200 dolara geriledi. Gümüşün ons fiyatı da yüzde 1,41 düşüşle 32,27 dolara indi.
