Türkiye Aşı Enstitüsü, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi ve kuduz aşıları gibi alanlarda dünya genelinde öncü adımlar atmaya devam ederken, tanı kitleri ile sağlık alanında bir devrim yapmayı hedefliyor. Sağlık Bakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı desteğiyle, Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) bünyesinde aşı geliştirme ve üretiminde tarihi adımlar atılıyor. Türkiye Aşı Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Ateş Kara, Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu’nun Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) ve HPV aşısına dair yaptığı açıklamalarla gündeme gelen yerli aşı çalışmalarına dair önemli bilgiler paylaştı.
Prof. Dr. Kara, TÜSEB Aziz Sancar Araştırma Merkezi çerçevesinde Ankara Üniversitesi ve Erciyes Üniversitesi ile iş birliği yaparak geliştirilen Kırım Kongo Kanamalı Ateşi aşısının, Türkiye’nin dünyada öncü bir konuma ulaşmasını sağlayabileceğini ifade etti.
Ayrıca, aşıların yanı sıra tanı ve test kitleri üzerinde de önemli çalışmalar yürütülmekte olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Kara, Kırım Kongo dışında kuduz, HPV ve boğmaca aşıları üzerinde de yenilikçi projelerin bulunduğunu aktardı. Türkiye Aşı Enstitüsü’nün, savunma sanayisi ile eşdeğer stratejik önemdeki aşılar ile Türkiye’yi küresel sağlık arenasında ön plana çıkarmayı amaçladığını belirtti. Bu başarıda üniversiteler ve sektörle yapılan iş birliğinin kritik bir rolü olduğunun altını çizdi.
KKKA BATIYA DOĞRU İLERLİYOR
Prof. Dr. Ateş Kara, Türkiye’nin pandemi sürecinden aldığı dersleri unutmadan kendi aşılarını üreterek geleceğe hazırlandığını belirtti. “Amacımız, Türkiye’de ihtiyaç duyulan ve ilerleyen dönemlerde ihtiyaç olabilecek aşılarla, pandemi sürecinde risk oluşturabilecek etkenlere karşı hazır olmaktır. Türkiye’nin aşı konusundaki hak ettiği yeri tekrar kazanması ve daha da ileriye gitmesi hedefleniyor” diye konuştu. Prof. Dr. Kara, Ankara Üniversitesi ve Kayseri Üniversitesi ile iş birliği yaparak geliştirdikleri Kırım Kongo Kanamalı Ateşi aşısının dünya çapında ilk olabileceğini ifade etti.
Türkiye’nin KKKA aşısında klinik öncesi aşamada dünya lideri konumuna ulaştığını dile getiren Prof. Dr. Kara, “Deney hayvanları aşamasında bazı antikor yanıtlarını gözlemledik. Şu anda aşının büyük ölçekli üretilebilirlik aşamasındayız. Üretimin ardından hayvan çalışmalarına geri döneceğiz ve ülkede en kısa zamanda kullanıma almak için çalışmalar yapacağız. KKKA, şu anda ülkemizi en çok etkileyen hastalık gibi görünse de, iklim değişikliğine bağlı olarak Avrupa’da da vakalar artmaya başlamıştır,” dedi.
YERLİ KUDUZ AŞISI YOLDA
Prof. Dr. Kara, yerli kuduz aşısı üzerine yürütülen çalışmaların hız kazandığını ifade etti. “Mevcut kuduz aşısıyla benzer teknolojiyle üretim aşamasına gelmiş durumdayız. Laboratuvar ortamında gerekli süreçleri tamamladık ve şimdi deney hayvanlarına geçiyoruz. Etkinlik ve güvenlik testlerinden sonra insanlarda uygulama sürecine geçebileceğiz. Önümüzdeki 6-7 ay içinde aşıyı temin etmeyi planlıyoruz,” şeklinde konuştu.
“TEKNOLOJİ TRANSFERİYLE HPV AŞISI ÜLKEMİZDE ÜRETİLECEK”
Prof. Dr. Kara, HPV aşısının Türkiye’de üretimi için teknoloji transferini sağlamayı hedeflediklerini aktararak, “Boğmaca aşısında farklı ve etkinliği daha yüksek olan bir alternatif gelişt