Mart ayı itibarıyla Türkiye’nin cari işlemler hesabı, 4 milyar 87 milyon dolar açık verirken, altın ve enerji hariç cari işlemler hesabında 1 milyar 471 milyon dolarlık bir fazla meydana geldi. İthalat ile ihracat arasındaki fark 4,8 milyar dolara ulaşırken, turizm gelirlerini de içeren hizmet geliri artışı cari açığı kısmen azaltmayı başardı.
Finans hesabında açığın nasıl finanse edildiği gözlemlenirken, doğrudan yatırımlardan kaynaklanan net girişlerin 338 milyon dolar olduğu bildirildi. Ayrıca, portföy yatırımlarında 3 milyar 551 milyon dolarlık net çıkış yaşandı. Yabancı yatırımcıların mart ayında 399 milyon dolarlık hisse senedi ve 1 milyar 522 milyon dolarlık tahvil net satışı yaptığı kaydedildi. Yurt dışından kredi kullanımına gelindiğinde, bankalar bu ay 2 milyar 830 milyon dolar, diğer sektörler ise 581 milyon dolar net kullanım gerçekleştirdi. Genel hükümetin 58 milyon dolarlık net geri ödeme gerçekleştirdiği görüldü.
Ödemeler Dengesi istatistiklerinde dikkat çeken bir diğer rakam ise, bankaların yurtdışı muhabir bankalara gönderdikleri yabancı para mevduatının mart ayında 6,9 milyar dolara ulaşması oldu. Bankacılar, bu miktarın müşterilerinin isteği doğrultusunda yurtdışına çıkarılması amacıyla ilgili bankalara park edildiğini belirtiyor. Ayrıca, Türk bankalarının yurtdışından aldığı krediler nedeniyle yabancı bankaların teminat artırma talep edebileceği hususu da gündeme geldi.
Türkiye, Ödemeler Dengesi istatistiklerinde benzer bir durumu daha önce, 2018 yılının Ağustos ayında yaşamıştı. O dönem, bu kalem 10.4 milyar dolara ulaşmıştı. ABD Başkanı Donald Trump, Temmuz ve Ağustos 2018’de icra ettiği tweet’lerde Rahip Brunson’un serbest bırakılmaması hâlinde Türkiye’nin ekonomisini mahvedeceği yönünde tehditlerde bulunmuştu.
AÇIK AĞIRLIKLI KREDİ İLE FİNANSE EDİLİYOR
Öte yandan, mart ayı itibarıyla yıllıklandırılmış cari açığın finansmanına net doğrudan yatırımlar 5,5 milyar dolar, net portföy yatırımları 13,2 milyar dolar, krediler 37,9 milyar dolar ve ticari krediler 1,7 milyar dolar katkı sağlarken, net efektif ve mevduatlar 21,4 milyar dolar negatif yönde etkiledi. Merkez Bankası’nın döviz cinsinden net rezerv artışı ise 11,7 milyar dolar olarak kaydedildi.
