ABD Başkanı Donald Trump, 2 Nisan tarihinde Beyaz Saray’da düzenlenen bir etkinlikte, 185 ülkeye karşı karşılıklı tarifeler getiren bir kararnameyi imzaladı. Bu kararname çerçevesinde, ABD’nin çeşitli ticaret ortaklarından ithal edilen ürünlere yüzde 10 ile 50 arasında değişen tarifeler uygulanmaya başlandı.
Ayrıca Türkiye, Birleşik Krallık, Brezilya, Avustralya, Birleşik Arap Emirlikleri, Yeni Zelanda, Mısır ve Suudi Arabistan gibi bazı ülkeler için yüzde 10 oranında gümrük vergisi uygulanacağı ifade edildi.
Trump yönetiminin hayata geçirdiği bu yeni gümrük tarifelerinin, başta Çin ve Avrupa Birliği ülkeleri olmak üzere birçok ülkenin ABD pazarındaki rekabet gücünü zayıflatması ve Türkiye için önemli bir fırsat alanı yaratması bekleniyor.
“ABD, KARŞILIKLI GÜMRÜK VERGİLERİNİ ‘MÜZAKERELER’ İÇİN BİR GÜÇ OLARAK GÖRÜYOR”
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dünya ekonomik düzeninin yeniden korumacılığa ve yüksek gümrük duvarlarına dönüş yaptığını ifade etti. Avdagiç, bu durumun gümrük duvarlarının artışına işaret ettiğini belirtti.
Avdagiç, ABD’nin karşılıklı gümrük vergilerini ‘müzakereler’ için bir güç unsuru olarak gördüğünü vurguladı. Ayrıca, Türkiye’nin yalnızca 11 ülkeye uygulanan yüzde 10 temel tarifeye dahil olduğunu ve bu tarifelerden ABD’nin 185 ticaret ortağının nasıl etkileneceğini anlamak için ABD ile bu ülkelerin gerçekleştireceği müzakereleri dikkatle izlemek gerektiğini dile getirdi.
ABD’nin 2024’te Türkiye’nin en çok ihracat yaptığı ikinci ülke olduğuna dikkat çeken Avdagiç, Türkiye’nin sadece ABD’ye 16,4 milyar dolarlık mal ve hizmet satışında bulunduğunu kaydetti. 340 milyon nüfuslu bir ülkeye daha fazla satış yapabilme potansiyelinin açık olduğunu ifade etti.
Avdagiç, Türk iş dünyasının ülkenin yüzde 10’luk tarife grubunda olduğuna dikkat çekerek, iş dünyasının Trump’ın gümrük vergilerini hızlı bir şekilde analiz etmesi ve ürün ile rekabet stratejilerini bu çerçevede belirlemesi gerektiğini belirtti. Türk iş dünyasının, Trump vergilerinin Türkiye’yi pozitif bir şekilde ayırmasını fırsata çevirmesi gerektiğini vurguladı.
“AVRUPALI VE UZAK DOĞULU FİRMALAR YATIRIM İÇİN TÜRKİYE’YE GELMEYİ DÜŞÜNEBİLİR”
Avrupalı ve Uzak Doğulu firmaların, Türkiye’ye yatırım yapma kararı alabileceğini belirten Avdagi