Bilim dünyası, bağışıklık sisteminde “doğal antibiyotiklerin kaynağı olabilecek” yeni bir bölge keşfetti.
Anadolu Ajansı’nın BBC kaynaklı haberine göre, Avrupa Araştırma Konseyi (ERC) tarafından desteklenen bir ekip, bulaşıcı hastalıkların tedavisinde devrim yaratabilecek önemli bir buluşa imza attı.
Bu buluş, “Nature” dergisinde “protein atıkları, insan hücrelerinin savunma stratejisi olarak antibiyotiklere dönüştürüldü” başlıklı bir çalışmada detaylandırıldı.
Uzmanlar, hücrelerde proteinleri parçalayan “proteazomların” bakteriyel enfeksiyonlara karşı bağışıklık sisteminin işleyişine katkı sağladığını ortaya koydu.
“ÇÖP KARIŞTIRMA” Yöntemi
Laboratuvarda büyüyen bakteriler ve sepsisli fareler üzerinde uygulanan “çöp karıştırma” adlı bilimsel süreç, yeni keşfin temelini oluşturdu.
Bu aşamada, laboratuvar ortamında hücrelerden alınan ve proteazomu etkisiz hale getirilen Salmonella gibi bakterilerin enfekte edilme süreci kolaylaştırıldı.
Proteazomun, bakteri öldürücü maddelerden oluşan gizli bir depo ortaya çıkardığı belirlendi ve hücre içinde bakterileri tespit etme yeteneğine sahip olduğunu gösterdi.
Bu durum, bakterilerin büyümesini engellemek için hücrelerin karşı koyma mekanizmalarını devreye sokmasına olanak tanıyor.
Makalede, “Bu bulgular, bulaşıcı hastalıklara karşı yeni tedavi stratejilerinin geliştirilmesine kapı aralayabilir” ifadesi dikkat çekti.
Araştırmalar, bağışıklık sistemindeki bu yeni keşfin “antimikrobiyal dirençli (AMR) enfeksiyonlarla mücadelede” geleneksel antibiyotiklere alternatif sağlayabileceğine işaret ediyor.
“YENİ BİR POTANSİYEL DOĞAL ANTİBİYOTİK”
Weizmann Bilim Enstitüsü’nden Prof. Yifat Merbl, bu buluşun “bakteriyel enfeksiyonlara karşı savunma sağlayan yeni bir bağışıklık mekanizması” olduğunu ifade etti.
Merbl, “Bu mekanizma, vücudumuzun her yerinde ve tüm hücrelerde gerçekleşiyor, dolayısıyla tamamen yeni bir potansiyel doğal antibiyotik sınıfı oluşturma potansiyeline sahip” dedi.
DAHA FAZLA TEST GEREKİYOR
Imperial College London Yaşam Bilimleri Bölüm Başkanı Profesör Danile Davis, bulguların “oldukça ilginç” olduğunu belirtirken, keşfin “yeni bir antibiyotik kaynağına dönüştürülmesi sürecinin zaman alabileceğini” kaydetti.
Davis, bu mekanizmanın yeni bir antibiyotik kaynağına dönüşebilmesi için daha fazla test yapılması gerektiğinin altını çizdi.
İNGİLTERE “TEYAKKUZDA”
Antibiyotiklere direncin yaygınlaşması olarak bilinen “AMR”, küresel bir sağlık sorunu olarak ön plana çıkıyor.
Ulusal Denetim Ofisi (NAO) raporuna göre, AMR, her yıl İngiltere’de 7 bin 600 ölümden sorumlu olurken, dolaylı olarak 35 bin 200 ölümle ilişkilendiriliyor.
İngiltere Sağlık Güvenlik Ajansı yetkilisi Dr. Colin Brown, ocak ayında ajansın hem ülke içinde hem de dışında artan AMR riski karşısında teyakkuzda olduğunu ifade etmişti.
Brown, AMR’nin her yıl dünya genelinde 1 milyondan fazla ölüme yol açtığını, bu soruna karşı eyleme geçilmezse hayat kurtarıcı tedavilerin bulunabilirliğinin azal