1. Haberler
  2. Sağlık
  3. Duygularınızı Kontrol Altına Almanın Yolları Açıklandı

Duygularınızı Kontrol Altına Almanın Yolları Açıklandı

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Ethan Kross, çocuk yaşlarından bu yana “duygu gözlemcisi” olarak zor duygularla başa çıkmanın sıkça kullanılan zararlı yöntemlerini incelemiştir.

Kross, “Hepimiz bir şekilde idare ediyoruz; zaman zaman duygusal yaşamlarımızı yönetmemize yardımcı olacak geçici çözümler buluyormuşuz gibi hissediyoruz.” şeklinde ifade ediyor.

Gelişigüzel olarak yaratılan yöntemlerin bazen faydalı olduğunu, ancak çoğu zaman işleri daha da karmaşık hale getirdiğini belirtiyor. Bu durumun yalnızlık veren ve etkisiz bir görüntü sergilediğini ifade ediyor.

Michigan Üniversitesi’nde Duygu ve Öz Kontrol Laboratuvarı’nın yöneticisi olan Kross, bu karamsar durumu değiştirmeyi hedefliyor.

“Değişim: Duygularınızın Sizi Kontrol Etmemesi İçin Siz Onları Nasıl Kontrol Edebilirsiniz?” başlığıyla Türkçeye çevrilen yeni kitabında, okuyucularına duygusal dalgalanmalarını daha yapıcı bir şekilde yönetebilecekleri araçlar sunmayı amaçlıyor.

Kross, bilim yazarı David Robson ile yaptığı bir röportajda, “negatif” duyguların sağladığı faydaları, güvenli ortamlar ve duygusal sığınakların önemini, ayrıca dikkat dağınıklığının beklenmedik olumlu yanlarını aktardı.

İyi ve kötü duyguların varlığı, yaşamımızda kötü duygulardan tamamen uzak durmamız gerektiği yanlış inancını geliştirmektedir.

Bu inanç yanlıştır çünkü tüm duyguları hissedebilme yeteneğimizin bir nedeni vardır.

Öfke, bizi haksızlıkları düzeltmeye teşvik edebilirken, üzüntü de kendimize dönmemiz ve değişiklik gösteren durumlardan yeni anlamlar çıkarabilmemizi sağlar.

İmrenme hissi ise, hedeflerimize ulaşma konusunda çaba göstermemizi destekleyebilir.

Bütün duygular, uygun oranlarda, son derece değerlidir.

Bu durumu daha iyi kavrayabilmek için fiziksel acıyı ele alabiliriz; birçok insan hayatını fiziksel acı hissetmeden sürdürmek istiyor. Ancak bazı bireyler, genetik bir anomali sebebiyle ağrı hissetmeden doğuyor ve genellikle acıyı hissedebilenlerden daha kısa bir yaşam sürüyorlar.

Bu kişiler, elleri yandığında ateşten ellerini çekmeleri konusunda sinyal almadıkları için zarar görmektedirler. Bu durum, bütün olumsuz duygular için de geçerlidir.

Çoğu insan, olumsuz duygulardan kaçınma çabasının kendisini nasıl özgürleştirdiğini pek çok kez deneyimlemiştir. Aslında, duygusal deneyimlere sahip olmak ve onları kontrol altında tutmak hedeflenmelidir ve bu daha ulaşılabilir bir hedeftir.

Duygusal deneyimlerimizin hangi kısmına odaklandığımız önemlidir.

Hayatımızda otomatik olarak ortaya çıkan düşünce ve duygular üzerinde genellikle kontrol sahibi değilken, aktif hale geldiğinde onlarla nasıl başa çıkabileceğimiz kontrolümüz altında. Duygusal düzenleme anlayışı burada devreye girmektedir.

Bir şeyin imkânsız olduğu düşünüldüğünde, bu konuda çaba gösterme isteği de azalacaktır.

Örneğin, spor yapmanın bize daha fit bir beden kazandıracağını düşünmüyorsanız, neden spor yapmaya çabalayasınız? Aynı şekilde, duygularınızı yönetmek için farklı strateji geliştiremeyeceğinizi düşünüyorsanız, bunları uygulamaya yönelik bir istek hissetmeyeceksiniz.

Müzik dinlemek, çoğu kişinin pek kullanmadığı bir yöntemdir. Müziğin neden tercih edildiğini sorduğumuzda, çoğu kişi müzik dinlerken hissettikleri duyguların hoş olduğunu söyler. Ancak sinirlilik, gerginlik veya üzüntü gibi durumlarla karşı karşıya kaldıklarında, müziği etkin bir şekilde kullananların çok az olduğu ortaya çıkıyor.

B

Duygularınızı Kontrol Altına Almanın Yolları Açıklandı
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir