TBMM Bebek Ölümlerini Araştırma Komisyonu, AK Parti Adıyaman Milletvekili İshak Şan öncülüğünde toplandı. Toplantının başında bir konuşma yapan Şan, “Yarın Ankara’da bir çalışma ziyareti gerçekleştirme planımız var. İlk olarak Ankara İl Sağlık Müdürlüğünü ziyaret edip brifing alacağız. Daha sonra Ankara 112 Komuta Kontrol Merkezine ve Etlik Şehir Hastanesi’nin yenidoğan yoğun bakım ünitesine incelemelerde bulunacağız. Komisyonun ilerleyen dönemlerinde de çalışma ziyaretlerimize ve dinlemelerimize devam edeceğiz” dedi.
Komisyon Başkanı Şan’dan sonra, Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesi Yenidoğan Yoğun Bakım Eğitim ve İdare Sorumlusu Doç. Dr. Ercan Tutak, milletvekillerine detaylı bir sunum gerçekleştirdi. Tutak, Türkiye’nin bebek ölüm hızının dünya geneliyle kıyaslandığında ortalama bir konumda olduğunu ancak OECD ve Avrupa Birliği ülkelerine göre neredeyse iki katı kadar yüksek olduğunu vurguladı. Özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde bebek ölüm hızının daha fazla olduğunu belirten Tutak, bu durumun ekonomik etmenlerle bağlantılı olduğunu ifade etti. Türkiye genelindeki bebek ölüm hızı binde 5,9 iken, 28 hafta altında doğan ve bin gramın altındaki ölümler hesaba katıldığında bu oran 3,7’ye düşüyor. Yüzde 37’lik kısmın 28 hafta ve bin gram altında, daha hassas bakıma ihtiyaç duyan bebekler olduğunu vurguladı. Ayrıca, sağlık hizmetlerinin önemli bir altyapı, teknik donanım ve finansman gerektirdiğini belirtti. Türkiye’nin cari sağlık harcamasının gayrisafi yurt içi hasılaya oranının, Meksika’dan sonra en düşük olduğunu açıkladı.
Tutak, Türkiye’nin sağlık altyapısına dair veriler paylaştı. Sağlık Bakanlığı’nın yenidoğan yoğun bakım yatakları açısından üniversite ve özel hastanelerle kıyaslandığında, toplam 13 bin 295 yatağın sadece 4 bin 433’ünün kamuya ait olduğunu belirtti. Üniversitelerde bu yatak sayısının yüzde 11,9 civarında olduğunu, özel hastanelerde ise 7 bin 274 yatak bulunduğunu ifade etti. 100 bin kişiye düşen hekim sayısı açısından uluslararası düzeyde son sırada yer aldığımızı, hemşire sayısında ise 2021’e kadar bir artış yaşandığını ancak yine de uluslararası karşılaştırmalarda Meksika’nın önünde yalnızca bir sıralamada yer aldığımızı ekledi. Bebek ölüm hızının zamanla binde 17’lerden binde 5’lere düşmüş olmasını, sağlık çalışanlarının özverili çalışmalarıyla bağlantılı bulduğunu vurguladı.
‘EN BÜYÜK YARANIN İSTANBUL’DA OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM’
Tutak, Yenidoğan Canlandırma Programı (NRP) kapsamında yoğun bakımda çalışan sağlık人员lerine verilen eğitim hakkında bilgiler verdi. Diğer illerde eğitim oranlarının daha düşük olabileceğini düşünse de kesin rakamlar veremedi. İstanbul’da çok sayıda sağlık çalışanın bu eğitimleri almadan mezun olacağını ifade eden Tutak, sağlık çalışanlarının eğitimi konusunda bazı aksaklıklar olabileceğini belirtti. Transport sırasında yaşanan bebek ölüm oranlarının geçmişe oranla düştüğüne dikkat çekerken, 112 acil yardım istasyonlarının organizasyonu ve eğitimlerinin olumlu etkilerini de vurguladı. Yoğun bakım süreçlerinde, ünitenin fiziksel ve personel yapısı ile eğitim seviyesinin ölümler üzerindeki etkisini aktardı.
‘SAĞLIK BAKANLIĞININ DENETİM FORMLARINI YETERLİ OLDUĞUNU DÜŞÜNMÜYORUM’
Yoğun bakım bölümlerinin denetim süreçlerinden bahseden Tutak, Sağlık Bakanlığı tarafından uygulanan denetim formlarını yeterli bulmadığını sözlerine ekledi. Yenidoğan ünitesinden taburcu
