İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, yaptığı bir röportajda Katar medyasına, ABD ile olan ilişkiler, nükleer müzakereler ve bölgedeki gelişmelere ilişkin görüşlerini sundu.
Arakçi, ABD ile İran arasındaki güven sorununun altını çizerken, Trump yönetiminin bu güvenin yeniden inşası için somut adımlar atması gerektiğini ifade etti. Uzun bir geçmişe sahip olan İran-ABD ilişkilerinin pek çok olumsuz tutum ve düşmanca eylemlerle dolu olduğunu vurgulayan Arakçi, “İslam Devrimi’nden bu yana, ABD’nin İran’a yönelik politikaları sürekli olarak düşmanca bir tutum sergilemiştir” diye konuştu.
İRAN VE ABD ARASINDA GÜVENSİZLİK HAKİM
Arakçi, ABD’nin 2018 yılında nükleer anlaşmadan tek taraflı çekilmesini hatırlatarak, bu durumun yalnızca bir örnek olduğunu belirtti. Ayrıca, General Kasım Süleymani’ye yönelik suikast ve İran’a karşı gerçekleştirilen diğer saldırıların ABD’nin tutumunun bir parçası olduğunu kaydetti. Bu tür eylemlerin, İran ve ABD arasında ciddi bir güvensizlik ortamı oluşturduğunu belirten Arakçi, “Bu güven tek bir kelimeyle yeniden tesis edilemez” dedi.
“ABD İLE YENİ MÜZAKERE GÖRMÜYORUM”
Yeni ABD yönetiminin İran konusunda uygulayacağı politikaları dikkatle izleyeceklerini ifade eden Arakçi, “Washington’un nükleer anlaşma ve İran’ın nükleer programı konusundaki politikalarını yakından takip edeceğiz. Buna göre tutumumuzu belirleyeceğiz. Şu an için ABD ile yeni bir müzakere süreci görmüyorum. Ancak ABD’nin alacağı kararlar doğrultusunda yeni bir sürecin başlaması mümkündür. Bu imkansız değil, ama zorlu bir süreç” değerlendirmesini yaptı.
“SALDIRI OLURSA, HIZLI VE SERT KARŞILIK VERİRİZ”
İsrail’in İran’ın nükleer tesisleri üzerindeki saldırı tehditlerine işaret eden Arakçi, ABD’yi olası bir saldırıya katılmaması konusunda uyardı. Nükleer tesislere yapılacak muhtemel bir saldırıya karşı hızlı ve sert bir şekilde karşılık vereceklerini belirten Arakçi, “İran’a yönelik bir saldırı, ABD için büyük bir hata olur” ifadelerini kullandı.
İran’ın nükleer tesislerinin ülke genelinde farklı bölgelerde yer aldığını ve güçlü hava savunma sistemleriyle korunduğunu belirten Arakçi, “Bu tesisler yalnızca tek bir noktada değil, birçok farklı bölgede bulunmaktadır. Hava saldırılarına karşı bile bu tesislere erişim son derece zordur” dedi.
Arakçi, geçmişte olduğu gibi beklemeyeceklerini, nükleer tesislere yönelik bir saldırı durumunda İran’ın hızlı ve sert bir karşılık vereceğini vurguladı. ABD ve İsrail’in İran’ın kapasitesini bildiğini belirten Arakçi, bu durumun tüm bölgeyi etkileyecek büyük bir savaşa yol açabileceğini, bunun ise ne bölge ülkelerinin ne de uluslararası toplumun isteyeceği bir sonuç olduğunu ifade etti.
“İRAN NÜKLEER SİLAHA SAHİP DEĞİL”
İran’ın nükleer silah üretme niyeti olmadığını dile getiren Arakçi, “İran şu anda nükleer silaha sahip değil. Nükleer silahlar, askeri doktrinimizin bir parçası değildir. Güvenliğimizi başka yöntemlerle sağlıyoruz ve dini inancımız gereği nükleer silahlar yasaktır” şeklinde konuştu.
Bunun yanı sıra, İran Dini Lideri Ayetullah Ali Hamaney’in nükleer silah üretimi konusundaki fetvasını hatırlatan Arakçi, “Bu fetvaya göre nükleer silahların üretimi, depolanması ve kullanılması haramdır. Nükleer silah üretebilecek kapasitemiz var, ancak böyle bir